Şub 21, 2018
2735 Görüntüleme

Prim Alacağı Performans Düşüklüğü İşe İade Davası

Yazan
banner

PRİM ALACAĞI • PERFORMANS İŞE İADE DAVASI TESPİTİ
ÖZET: Davacının iş sözleşmesi performans düşüklüğü sebebi ile feshedilmiş, ancak işe iade davasında davacının performansının yetersiz
olmadığı kanıtlanmıştır. Davacının performans düşüklüğü kanıtlanmadığına göre davalının da kabulünde olan prim alacağı davacıya ödenmelidir.* Y. 9 HD., E. 2015/4801, K. 2016/18028,

Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücreti farkı, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, genel tatil ücreti ve prim alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili ,davacının 12.03.2001 – 13.10.2011 tarihleri arasında davalı bankada çalıştığını, iş akdinin davalı tarafından feshedilmesi
üzerine açılan davada … İş Mahkemesinin 21.05.2012 Tarih 2011/415 E – 2012/527 K sayılı kararı ile feshin geçersizliğine hükmedildiğini,iş
bu kararın temyiz incelemesi üzerine onandığını,yasal süresi içerisinde davacının işe başlatılması için davalı şirkete başvurulmasına rağmen işe başlatılmadığı ve işçilik alacaklarının eksik ödendiğini iddia ederek fark işe başlatmama tazminatı,boşta geçen süre ücreti ve diğer haklar,kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai,hafta tatili,genel tatil ile jestiyon primi, birleşme(migration) priminin davalıdan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, işe iade kararının kesinleşmesi üzerine davacı alacaklarının banka hesabına yatırılmak suretiyle ödendiğini, eksik ödemenin
söz konusu olmadığını, fazla çalışmasının bulunmadığını davacı yeterli performansı gösterememiş olduğundan jestiyon ve migration primine hak kazanamadığını,alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan
temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacının migration primine hak kazanıp kazanmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden, davalı bankanın …’ı devralma sürecinde görev alan çalışanlara 2012 yılı Ocak ayında migration(-
birleşme)bonusu adı altında ödeme yaptığı anlaşılmaktadır.Davacının 01.11.2010 tarihinde başlayıp 31.08.2011 tarihine kadar süren birleşme döneminde görev aldığı açıktır.Mahkemece davacının talep konusu alacağına ilişkin olarak,emsal işçiye 2012 Ocak ayında başarı primi adı altında ödeme yapılmış ise de yapılan ödemenin hangi koşulları yerine getirenlere yapıldığını gösteren herhangi bir delilin bulunmaması nedeni ile ispatlanamayan prim alacağının reddine karar verilmiştir.Ancak davalı tarafından sunulu cevap dilekçesinde açıkca “migration priminin hem projede birebir çalışmış hem de iyi performans göstermiş kişilere verildiğini davacının da performansı iyi olmadığı için bu prime hak kazanamadığını” bildirmiştir.
Davacının iş sözleşmesi 13.10.2011 tarihinde performans düşüklüğü nedeniyle feshedilmiş ancak işe iade davası sonucunda performans yetersizliğinin bulunmadığı kanıtlanmıştır.Davalı cevap dilekçesinde birleşme döneminde görev alanlara bu primin ödendiğini davacıya ise performans düşüklüğü nedeniyle ödeme yapılmadığını kabul etmiştir. Davacının performans düşüklüğü kanıtlanamadığına göre söz konusu prim alacağının hesaplanıp hüküm altına alınması gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile reddine karar verilmesi hatalıdır.
3-Davacının hüküm altına alınan fazla mesai alacağının çalışmanın gerçekleştiği dönem ücretine göre hesaplanması gerekirken, hükme esas alınan raporda tüm dönem için son ücret üzerinden hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır.Mahkemece bu husus dikkate alınmaksızın hesaplama yapılan rapora itibarla sonuca gidilmesi de hatalı olup bozmayı gerektirmiş


2003 yılından itibaren Barolar Birliği’ne bağlı olarak çalışan Avukat Emre Kurt, kariyerine ticaret hukuku alanında başlamış Londra Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Ticaret Hukuku ve Marka, Patent, Faydalı Model, Telif Hakları yan genel adıyla Fikri Mülkiyet Hukuku alanında uzmanlaşmıştır. Londra Üniversitesi’ndeki ihtisasın ardından Av. Emre KURT özellikle marka, patent ve haksız rekabet hakları konusunda yoğun olarak çalışmaktadır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

Yorum Yaz