Ara 25, 2018
1528 Görüntüleme

Malzeme Kalitesi Nedeniyle İnşaat Sözleşmesi Feshi

Yazan
banner

YARGITAY
15. HUKUK DAİRESİ
E. 2001/912
K. 2001/2817
T. 28.5.2001
� KAT KARŞILIĞI İNŞAAT VE SATIŞ VAADİ SÖZLEŞMESİNİN FESHİ ( Kalitesiz beton dökmek )
� BETON KALİTESİNİN BOZUKLUĞU ( Akdin ileriye dönük olarak feshi )
� AKDİN İLERİYE DÖNÜK OLARAK FESHİ
� ESERİ KABULE İCBAR
� KOROT DENEYİ ( Beton kalitesinin tesbiti )
818/m.360
YİBK.25.1.1984 gün 3/1 sayılı

ÖZET : Kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesinde yüklenicinin, sözleşmede kabul edilen b-120 ve b-160 arasında beton kalitesini sağlamadığı, beton niteliğinin düşük olmasının binadaki donatıların paslanmasına neden olduğu tespit edilmiştir.

Hal böyle iken, Mahkemece yeniden teşkil edilecek heyetten “korot deneyi” de yapılmak suretiyle beton kalitesi saptanıp; sözleşmeye aykırı ve tamiratla da kabule icbar edilemeyecek derecede olup olmadığı araştırılmadan, kalite farkı karşılığı 2,5 milyar TL. mahsup edilmek suretiyle sonuca gidilmesi isabetsizdir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davacı karşı davalılar ile birleştirilen davanın davalısı Ahmet Galip Gülay vekillerince istenmiş olmakla temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle, delilllerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı ve karşı davalı arsa sahipleri ile birleştirilen davanın davalısı arsa sahibi Ahmet Gülay’ın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.

2- Taraflar arasındaki uyuşmazlık 12.1.1990 tarihli Düzenleme Şeklinde Kat Karşılığı İnşaat ve Satış Vaadi Sözleşmesinden kaynaklanmaktadır.

Sözleşmeye göre yükleniciler arsa sahiplerine ait 2286 ve 2287 parsel sayılı taşınmazlar üzerine toplam 15 adet bağımsız blok inşa edecek, vaziyet planında belirtildiği gibi bunlardan 9 adedi arsa sahiplerine, 6 adedi ise yükleniciye ait olacaktır. Sözleşmede yükleniciye ait bağımsız bölümlerin tapuda ferağının aşamalı olarak verileceği belirtilmiş, dava tarihinden önce inşaatların geldiği aşamaya göre yükleniciye 3 adet bağımsız bölüm ferağı verilmiştir.

Yüklenici tarafından açılan ve asıl dava ile birleştirilen davada sözleşmenin feshi nedeniyle mahrum kalınan kâr karşılığı 50 milyar TL. nın tahsili talep edilmiş, mahkemece davacı arsa malikleri sözleşmenin feshinde haklı görülerek arsa sahiplerine ait 9 adet villanın 1997 yılı Bayındırlık Birim fiyatları ile yapım bedeli 55.524.670.733 TL.dan, yükleniciye tapuda ferağı verilen 3 villanın arsa değeri 12.300.000.-TL. ile 9 adet villanın beton fiyat farkı 2.500.000.000.- TL. mahsup edilmek suretiyle 40.724.670.733.-TL. nın tahsiline hükmedilmiştir.

14.4.2000 tarihli bilirkişi raporuna arsa sahibi davacılar 6.6.2000 tarihli dilekçe ile itiraz etmiş olup rapor hüküm tesisine elverişli görülmemiştir.

Öncelikle sözleşmenin teknik şartlar bölümünde beton yapımında kum ve kırma taş miktarı, teknik ölçüsünün tespiti için ölçek kullanılacağı, betonier kullanılıp el ile karıştırılmayacağı, beton döküldükten sonra vibratör ile sıkıştırılacağı, demirli ve demirsiz beton plastokrete en geçirimsiz beton katkısı kullanılarak imal edileceği, demirli B-160 betonu kırma taş ile poz no. 16.032/1 kullanılacağı belirtilmiştir. Mahkemece alınan raporda teknik şartnamenin betonla ilgili hükümlerine uyulup uyulmadığı araştırılmamış, arsa sahipleri talebi ile dava dışında Büyükçekmece Sulh Hukuk Mahkemesinin 1999/95 Değ. İş dosyası ile yaptırılan tespitte İTÜ İnşaat Fakültesi Yapı Malzemesi Anabilim dalı öğretim üyelerinden oluşan bilirkişi heyeti düzenledikleri raporda arsa sahiplerine ait olması kararlaştırılan c1 ve c2 bloklarına ait beton kalitelerinin deney tarihi itibariyle B-120 ile B-160 arasında olduğu, ancak B-160 kalitesini sağlamadığı, buna karşılık diğer villalarla ait betonların B-160 kalitesinden çok düşük ve standartlarda tanımlanmayacak ölçüde beton kalitesinde oldukları ve ayrıca beton niteliklerinin düşük olmasının binalardaki donatıların paslanmasına neden olduğu tespit edilmiştir. Hal böyle iken mahkemece yeniden teşkil edilecek heyetten korot deneyi de yapılmak suretiyle beton kalitesi saptanıp sözleşmeye aykırı ve tamiratla da kabule icbar edilemeyecek derecede olup olmadığı araştırılmadan 9 adet villa için beton kalite farkı karşılığı 2.5 milyar TL. mahsup edilmek suretiyle sonuca gidilmesi doğru olmamış, bu yönden gerekli araştırma ve inceleme yapılmak, sonucuna göre ve yüklenicilerin tüm bloklarda meydana getirdikleri imalatların sözleşme ile üstlenilen işin tümüne göre fiziki oranı saptanıp bu orana göre talebe hak kazandığı, villa adedi ile davadan önce yükleniciye tapuda devredilen 3 adet villa da dikkate alınarak, eser sözleşmelerinin ileriye etkili feshini düzenleyen Y.İ.B.K. 25.1.1984 gün, E.3, K.1 sayılı kararı da gözetilerek sonucuna göre bir karar vermek gerekirken eksik inceleme ve yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hükme varılması doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda ( 1. ) bentte yazılı nedenlerle diğer temyiz itirazlarının reddine, hükmün ( 2. ) bentte açıklanan nedenlerle hükmün tüm temyiz eden arsa sahipleri yararına, ( BOZULMASINA ), oybirliğiyle karar verildi.


2003 yılından itibaren Barolar Birliği’ne bağlı olarak çalışan Avukat Emre Kurt, kariyerine ticaret hukuku alanında başlamış Londra Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Ticaret Hukuku ve Marka, Patent, Faydalı Model, Telif Hakları yan genel adıyla Fikri Mülkiyet Hukuku alanında uzmanlaşmıştır. Londra Üniversitesi’ndeki ihtisasın ardından Av. Emre KURT özellikle marka, patent ve haksız rekabet hakları konusunda yoğun olarak çalışmaktadır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

Yorum Yaz