Haz 26, 2019
1183 Görüntüleme

Manevi Tazminatın Hesabında Olayın Oluş Şekli, Tarafların Durumları

Yazan
banner

YARGITAY 17. HUKUK DAİRESİ
MANEVİ TAZMİNAT • TAZMİNATTA UNSURLAR
ÖZET: Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve
elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünde tutularak, 818 sayılı BK’nın 47. maddesindeki (6098 sayılı B.K’nın 56. maddesi) özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nın 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Y. 17. HD E: 2016/1411 K: 2018/11677 T:04/12/2018
Davacı vekili,07.03.2012 günü davalı sürücü …’in sevk ve idaresindeki aracı ile müvekkili …’ın sevk ve idaresindeki motosiklete arkadan
çarpması neticesinde müvekkilinin yaralandığını, davalı …Ş.’nin … plakalı aracın kaza tarihini kapsayan zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi nedeniyle tazminattan sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL maddi tazminat ile 20.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında geçici iş göremezlik tazminatı talebini 1.456,60 TL’ye yükseltmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile 1.456,60
TL maddi tazminatın (davalı … şirketi yönünden poliçe limitiyle sınırlı ve dava tarihinden itibaren faiz işletilmek üzere) haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 2.500,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren
işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den tahsili ile davacıya ödenmesine, karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere,
delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucunda yaralanma nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin
kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünde tutularak, 818 sayılı BK’nın 47. maddesindeki(6098 sayılı B.K’nın 56. maddesi) özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nın 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Belirtilen hususlar dikkate alındığında, olayın meydana geliş şekli, tarafların kusur durumu,yaralanma şekli durumu dikkate alındığında
takdir olunan manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun şekilde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ
Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine
04/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 manevi tazminat manevi tazminat hesabı manevi tazminatta dikkate alınacak unsurlar  manevi tazminat avukat

Ankara avukatı olunması nedeniyle Türk Patent’in kararlarına karşı davalar, marka hükümsüzlüğü davaları, patent davaları, tasarım davaları, Türk Patent’in Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’na(YİDK) karşı davaların yanında marka vekili olunması itibarıyla Türk Patent Markalar Dairesi kararlarına karşı itirazlar, haksız rekabet davaları, alan adı davaları ve tahkimleri ağırlıklı olarak çalışma alanlarımızdır.


2003 yılından itibaren Barolar Birliği’ne bağlı olarak çalışan Avukat Emre Kurt, kariyerine ticaret hukuku alanında başlamış Londra Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Ticaret Hukuku ve Marka, Patent, Faydalı Model, Telif Hakları yan genel adıyla Fikri Mülkiyet Hukuku alanında uzmanlaşmıştır. Londra Üniversitesi’ndeki ihtisasın ardından Av. Emre KURT özellikle marka, patent ve haksız rekabet hakları konusunda yoğun olarak çalışmaktadır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

Yorum Yaz