Oca 24, 2020
458 Görüntüleme

Markalar Arasında Bağlantı Kurma İhitmali: PTT Kargo Kararı

Yazan
banner

Bazı durumlarda tüketici markaların farklı olduğunu anlayıp ayırt etmekle birlikte sonradan kullanılan markanın öncekinin yeni bir versiyonu , önceki marka ile ilişkili veya markanın önceki markanın lisansıyla vs kullanıldığı izlenimine kapılabilir. Dolaylı karışıklık denilen bu durumda karışıklık müşterilerin markalar arasında bağlantı kurması şeklinde ortaya çıkmaktadır.

Kurulacak bağlantı benzer markaların aynı kaynaktan geldiği yani sonraki markanın önceki markanın yeni bir versiyonu, serisi olduğu izlenimi yaratmak şeklinde olabileceği gibi sonraki markanın önceki markadan aldığı izinle, yetkiyle benzer markayı kullandığı şeklinde verdiği yanlış bir izlenimle de ortaya çıkabilir.

Markanın en temel unsuru markanın kaynağını hiçbir karışıklığa yol açmadan göstermektir. Markalar arasında bağlantı kurma markalar arasında irtibat olduğunu düşünme şeklinde ortaya çıkan dolaylı karşıtırmada marka aynı doğrudan markaların karıştırılmasında olduğu gibi “hiçbir karışıklığa yol açmadan kaynak gösterme” işlevini yerine getirememektedir.


YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2018/1496
K. 2019/3255
T. 29.4.2019

Davacı vekili; müvekkili adına tescilli olan “PTT” ibareli markanın bulunduğunu, davalı şirketin rehber basımı adı altında üzerinde “PTT” ve “PTT KARGO” ibareleri bulunan katalog ve broşürler düzenlediğinin tespit edildiğini, ayrıca broşürlerde davalı şirketin PTT ile elele olduğunun belirtilerek davalı ile müvekkili arasında irtibat sağlamaya çalışıldığını, gerekli ihtarların yapılmasına rağmen davalı şirketin hukuka aykırı davranışlarını devam ettirdiğini ileri sürerek meydana gelen marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet fiillerinin tespitini, önlenmesini, sonuçlarının ortadan kaldırılmasını, markaya tecavüz teşkil eden her türlü evrak ve malzemenin üretim, satış, dağıtım vs. tasarrufların önlenmesini, bunları üretmeye yarayan cihazlara el konulmasını ve hükmün ilanını talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili; davaya cevap vermemiştir.

Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre davalı şirketin OHAL kapsamında yürürlüğe konan KHK’lar ile kapatılan şirketlerden olmadığı ve bozma ilamı öncesindeki hüküm gibi davacının “PTT” ibareli markasının bulunduğu, davalı şirketin kullanımına ilişkin broşürlerin ve rehberlerin tamamının üzerinde “PTT” logosunun yer aldığı, taraflar arasında marka kullanımına ilişkin bir sözleşmenin bulunmadığı, broşürler üzerinde yer alan “Dünya Basın Yayın Şirketler Grubu PTT ile el ele” ibaresinin tüketici nezdinde taraflar arasında bağlantı olduğu izlenimini oluşturduğu, bu bakımdan davalının eyleminin KHK 61. maddesi yollaması ile 9. maddesi gereğince marka hakkına tecavüz oluşturduğu, ayrıca davalı eyleminin amacının davacı taraf markasının kargo ve dağıtım hizmetlerindeki itibarından faydalanarak rakipleri karşısında kendisini öne geçirmeye çalışmak olduğundan eyleminin aynı zamanda TTK 54, 55. maddelerinde yazılı haksız rekabet halini oluşturduğu gerekçesiyle davalı şirket hakkında, 675 Sayılı KHK 16/1 maddesi gereğince işlem yapılmasına yer olmadığına, davalı eylemlerinin, davacı tarafın marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, önlenmesine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, davalının, davacı tarafın tescilli markası olan PTT ve PTT Kargo ibareli markanın aynısını ya da benzerini ilan, reklam, broşür, rehber, afiş ve her türlü tanıtım malzemesi, basılı kağıtlar, faturalar ve her türlü ticari evrak üzerinde kullanmasının, üretmesinin, satışının, dağıtımının, ithalinin, ihracının önlenmesine, PTT ve PTT Kargo logoları kullanılarak düzenlenmiş, rehber, broşür ve her türlü basılı evrakın bulunduğu yerlerden toplatılarak muhafaza altına alınmasına, karar kesinleştiğinde masrafı davalıdan alınarak imhasına, karar kesinleştiğinde masrafları davalıdan alınarak, Türkiye genelinde günlük tirajı en yüksek gazetelerden birinde ilanına, sair istemlerin reddine karar verilmiştir.

Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.

Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 29/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Marka Karıştırılma İhtimali Değerlendirmesi 64

Markalar Arasında Karıştırılma İhtimali; Esas ve Yardımcı Unsurların Tespiti

https://acikbilim.yok.gov.tr/bitstream/handle/20.500.12812/95597/yokAcikBilim_10113339.pdf?sequence=-1&isAllowed=y


2003 yılından itibaren Barolar Birliği’ne bağlı olarak çalışan Avukat Emre Kurt, kariyerine ticaret hukuku alanında başlamış Londra Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Ticaret Hukuku ve Marka, Patent, Faydalı Model, Telif Hakları yan genel adıyla Fikri Mülkiyet Hukuku alanında uzmanlaşmıştır. Londra Üniversitesi’ndeki ihtisasın ardından Av. Emre KURT özellikle marka, patent ve haksız rekabet hakları konusunda yoğun olarak çalışmaktadır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

Yorum Yaz