Mar 2, 2020
444 Görüntüleme

Jehan Barbur Kararı; Tanınmış Kişilerin İsimleri, Markanın İnternette Kullanımı

Yazan
banner

YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ E. 2018/2197 K. 2019/3702 T. 13.5.2019

• MARKA VE İSİM HAKKINA TECAVÜZ
• TEMEL KİŞİLİK HAKKI ( Davalı Tarafın Tanınmış Ses ve Sahne Sanatçısı Olduğu Anlaşılan Davacının İsminin Ondan İzinsiz Olarak Ayak Giysilerinde Ticari Tanıtım Vasıtası Olarak Kullanıldığının Anlaşıldığı/Davacının Bu Uğurda Uğradığı Bir Zararın Varlığı Şartı Aranmaksızın Davalıdan Maddi Tazminat Talep Edebileceğinin Kabulü Gerekir )
• MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT İSTEMİ ( Davalının Davacının İsmiyle Markalı Mal Satışı Yapmış Olması ve/veya Markanın Reklamlarda Kullanılmış Olması Halinde Bu Eylemlerin Marka Hakkına Tecavüz Olarak Tespiti Gerektiği )

Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacının 2014/00935 Sayılı ve “JEHAN BARBUR” ibareli markasının 3,16,25 ve 35.sınıflarda 06/01/2014 tarihinden itibaren davacı adına tescil edildiği, Jehan Barbur ibaresindeki ilk kelimenin davacının adı olup, ikinci kelimede evlilikten önceki soyadı olduğundan bu ibare üzerinde davacının isim hakkının bulunduğu, davalıya ait sitede bulunan ürünler üzerinde Jehan Barbur ibaresinin markasal olarak yazıldığı ve bu durumun ortalama tüketici nezdinde her iki tarafın ortaklaşa iş yaptığı izlenimi oluşturacağı, dolayısıyla karıştırılma ihtimali sebebiyle bu eylemin davacının marka hakkına tecavüz oluşturduğu, KHK’nun 66/b maddesi uyarınca davalının 2013/2014 yıllarında düzenlenen kampanyada kar elde ettiği, ancak bu tarihi de içeren özel hesap döneminde faaliyet zararı bulunduğu, bu itibarla 6098 Sayılı TBK’nun 50.maddesi uyarınca 2.000,00 TL maddi tazminata karar verilmesi gerektiği gerekçeleriyle “Davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile; davacının tescilli markası ve isim hakkını davalı yanın sattığı ürünler üzerinde kullanmak suretiyle markaya tecavüzde bulunduğunun tespiti ile men ve ref’ine, takdiren 2.000,00 TL maddi ve 2.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla taleplerin reddine, karar özetinin Türkiye’de yayın yapan üç büyük gazeteden birinde bir kez ilanına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi davalı vekilinin istinaf başvurusu üzerine; davacı isminin izinsiz kullanılması nedeniyle uğradığı maddi zararı kanıtlamakla yükümlü olduğu, TBK 50. Maddesine göre zararın hakimce belirlenebilmesi ancak zarar miktarının tam olarak tespit edilememesi koşuluna bağlı olup somut olayda ilk derece mahkemesince isme göre herhangi bir tazminat hesap ve incelemesi yapılmadığı gibi istinaf aşamasında taraf vekilleri hesap incelemesi yapılması için oluşturulan ara kararına uymayarak bilirkişi ücreti yatırmadıklarından, davacının uğradığı zararı kanıtlayamadığından hakkaniyete göre tazminat belirleme koşulları da oluşmadığı gerekçeleriyle, davalı vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulüyle, usuli kazanılmış haklar da gözetilerek ; İstanbul 3. FSHHM”nin 2014/190 Esas, 2016/203 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, davacının marka hakkına tecavüzün tespiti, önlenmesi, marka haklarına tecavüz nedeniyle maddi manevi tazminata hükmolunması ile kararın ilanına ilişkin taleplerin reddine, isim hakkına tecavüzün tespiti ve önlenmesine, JEHAN BARBUR ibaresinin davalının ürünlerinde ve tanıtımlarında kullanılmasının önlenmesine, tanıtımlardan çıkarılmasına, isim hakkının izinsiz kullanılması nedeniyle 2.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden işletilecek avans faiziyle tahsiline, isim ihlali nedeniyle maddi tazminat hesabı yapılmadığından buna ilişkin talebin usulden reddine karar verilmiştir.

Somut olayda, davacının ayak giysilerini de kapsayacak şekilde 2014/935 Sayılı ve “JEHAN BARBUR” ibareli marka başvurusunun 06.01.2014, davacı adına tescil tarihinin ise 27.11.2014 tarihi olduğu anlaşılmaktadır. Davanın 02.04.2014 tarihinde açıldığı anlaşıldığına göre, Mahkemece, davalıya ait ticari kayıtların getirtilerek marka başvuru tarihi olan 06.01.2014 tarihi ile dava tarihi olan 02.04.2014 tarihleri arasında “JEHAN BARBUR” markalı mal satışı yapmış olması ve/veya markanın reklamlarda kullanılmış olması halinde bu eylemlerin marka hakkına tecavüz olarak tespitinin zorunlu olduğu, dosyada mevcut bilirkişi raporuna göre, davacının marka başvuru tarihi olan 06.01.2014 tarihinden sonra da kampanya ve satış yapıldığı görüldüğü halde, Bölge Adliye Mahkemesince bu delil değerlendirilmeksizin marka hakkına yönelik talepleri yönünden davanın reddi doğru olmamış ve hükmün temyiz eden davacı yararına bozulmasını gerektirmiştir.

4021 Sayılı TMK’nın 25 vd. maddeleri uyarınca, bir kişinin ismi üzerinde vazgeçilemez ve devredilemez nitelikte temel kişilik hakları ile bu hakka yönelik saldırıları def etme ve isminin haksız olarak kullanılması nedeniyle de uğradığı zararların tazminini talep etme hakları bulunmaktadır. Hukukta hiçkimse kendi kusuruna dayanarak ondan bir hak elde edemez. O nedenle bir an için isim hakkı izinsiz olarak kullanılan kişiler, kendileri doğrudan bir zarara uğramasalar bile, mütecavizin elde ettiği faydaların kendilerine devrini de talep edebilirler. Uygulamada özellikle tanınmış sporcular, sinema veya ses sanatçısı gerçek kişiler ile çizgi karakterlerinin isim, imaj veya görüntülerinin, bu kişilerin toplumdaki tanınmışlıklarından yararlanmak amacıyla çeşitli mal ve hizmetlerin pazarlanmasında ticari tanıtım vasıtası olarak kullanılması karakter ticareti olarak adlandırılmaktadır. Somut olayda da, davalı tarafın tanınmış ses ve sahne sanatçısı olduğu anlaşılan davacının toplumca bilinen orijinal sahne isminin (evlilik öncesi gerçek isim ve soyisminin) ondan izinsiz olarak ayak giysilerinde ticari tanıtım vasıtası olarak kullanıldığının anlaşılmış olmasına göre, davacının bu uğurda uğradığı bir zararın varlığı şartı aranmaksızın yukarıdaki ilkeler doğrultusunda davalıdan maddi tazminat talep edebileceğinin kabulü gerekirken, hatalı gerekçeyle, isim hakkının ihlali yönünden maddi tazminat isteminin reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bu gerekçeyle da temyiz eden davacı yararına bozulması gerekmiştir.


Karakter Ticareti

Çizgi Film Karakterlerinin İzinsiz Çanta Gibi Eşyalarda Kullanımı 285

Tiplemenin Benzerinin Çantada Kullanılması


2003 yılından itibaren Barolar Birliği’ne bağlı olarak çalışan Avukat Emre Kurt, kariyerine ticaret hukuku alanında başlamış Londra Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Ticaret Hukuku ve Marka, Patent, Faydalı Model, Telif Hakları yan genel adıyla Fikri Mülkiyet Hukuku alanında uzmanlaşmıştır. Londra Üniversitesi’ndeki ihtisasın ardından Av. Emre KURT özellikle marka, patent ve haksız rekabet hakları konusunda yoğun olarak çalışmaktadır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

Yorum Yaz