Nis 2, 2020
920 Görüntüleme

Marka Hakkına Tecavüz Davası

Yazan
banner

Marka hakkı tecavüze uÄŸrayan marka sahibi SMK m. 149/1-b gereÄŸince marka hakkına muhtemel tecavüz fillerinin önlenmesini, 149/1-c gereÄŸince de “tecavüz fiillerinin durdurulmasını mahkemeden marka tecavüzü davası veya marka ihlali davası açarak isteyebilir.

Marka tecavüzünün önlenmesi veya marka tecavüzünün meni davası ise henüz başlamamış ancak muhtemel bir marka tecavüzünün önlenmesi için ya da marka tecavüzü sona ermiş ancak tekrarlanması ihtimali bulunan tecavüz durumlarında açılır. Marka tecavüzünün  durdurması davası ise başlamış ve devam eden bir tecavüz halinde açılır.

Markaya tecavüz tehlikesi tecavüz fiilinin gerçekleşeceği veya marka tecavüzünün tekrarlanacağı yönünde güçlü delillerin bulunması halidir. Örneğin marka ihlali yaratan ürünü satmak için gazetelerden, internetten duyuruda bulunulması, lifletler dağıtılması gibi durumlar markaya tecavüzünün gerçekleşeceği yönündeki güçlü emarelerdir.

Marka tecavüzünün durdurulması davası marka tecavüzü devam ederken açılabilir.  Marka tecavüzü bitmişse artık marka tecavüzünün durdurulması değil marka tecavüzünün tekrarının önlenmesi ve marka ihlalinin maddi sonuçlarının ortadan kaldırılması istenebilecektir.

Marka tecavüzü davasında dikkat edilmesi gereken en önemli hususlardan birisi marka tecavüzünü ispatlayan delillerin uygun şekilde derlenip sunulmuş olmalıdır. Birçok dosyada sadece marka tecavüzü iddia edilmekte ancak internetten, sosyal medyadan veya fiilen tecavüz edilen yere gidip resim çekmek suretiyle elde edilebilecek kanıtlar dosyaya sunulmamaktadır. Dolayısıyla kanıtlar ortadayken ve kanıtlara kolayca ulaşılabilecekken sunulmamış olması marka tecavüzü davasının reddine neden olabilmektedir.

Marka tecavüzü davalarında dikkat edilmesi gereken husus ise husumetin isabetli bir şekilde marka tecavüzü yapana yöneltilmesidir. Ancak şirket tarafından marka ihlali gerçekleştiriliyorsa bu şirkete davanın yöneltilmesi gerekirse de Yargıtay kararlarında şirket ortaklarına veya sorumlu müdürlere de marka ihlali veya marka tecavüzü davası yöneltilmesi kimi zaman kabul edilebilmektedir. Dolayısıyla marka tecavüzü durumunda markayı kullanan durumunda olan ortak, sorumlu müdür gibi kimselere marka davasının yöneltilmesi durumunda Yargıtay esnek davranabilmektedir.

Marka hakkına tecavüzün meni davası marka tecavüzü devam ettiği sürece açılabilir. Marka tecavüzü davalarında Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi kurulmuş olan davalarda görev bu mahkemelerdedir. Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri olmayan yerlerde ise Asliye Hukuk Mahkemeleri Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi sıfatıyla davaya bakacaktır.

Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri’nin bulunduÄŸu yerlerde marka tecavüzü ilçede de olsa davanın ilçedeki Asliye Hukuk Mahkemesi’nde deÄŸil merkezdeki Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri’nde açılması gereklidir. ÖrneÄŸin marka ihlalini gerçekleÅŸtiren Ankara’nın Polatlı ilçesinde ise marka ihlali davası yine de merkezdeki Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri’nde açılmalıdır.

Ä°lçeler açısından ise durum daha farklıdır. Önceden Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri’nin olmadığı yerlerde ilçelerde açılan marka tecavüzü davaları açısından kimi zaman mahkemeler görevsizlik kararı vermekte, kimi zamansa vermemekteydi. Görev hususu her zaman dikkate alınabilse de Yargıtay ilçelerden verilen görevsizlik kararını da onamakta, ilçedeki mahkemenin kendisini yetkili görüp karar vermesi durumunda da onama kararı verilmekteydi, yani istikrarsız bir durum vardı. Bu duruma 30 Mayıs 2018 tarihli ve 839 sayılı HSYK kararıyla son verilmiÅŸtir. Buna kararla; Ä°stanbul, Ankara, Ä°zmir’de ilçelerdeki marka davalarında da merkezdeki ihtisas mahkemeleri bakmakla görevliyken ihtisas mahkemelerinin bulunmadığı illerde ilçelerdeki Asliye Hukuk Mahkemeleri’nin de marka ihlali veya marka tecavüzü davalarında  yetkili ve görevli olduÄŸu, hususu netlik kazanmıştır.

Asliye Hukuk Mahkemeleri’nde ise bir ya da iki mahkeme varda birinci mahkeme, üç veya daha fazla mahkeme varsa üçüncü asliye hukuk mahkemesi Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi olarak görev yapacaktır. UYAP üzerinden Asliye Hukuk Mahkemeleri’nde dava açarken birinci ya da üçüncü asliye hukuk mahkemesinin seçilmesi mümkün olmadığından, otomatik tevzi yapıldığından davanın yanlış mahkemeye düşmesi ve yetkisizlik kararı verilmesi söz konusu olabilmektedir. Böyle bir durumu önlemek için marka ihlali veya marka hükümsüzlüğü gibi SMK’dan kaynaklanan davalar açılırken dava açılan yerde ihtisas mahkemesi olmasa bile Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin UYAP’tan seçilerek dosyanın Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi sıfatıyla yargılama yapacak olan Asliye Hukuk Mahkemesi’ne düşmesi saÄŸlanmaktadır.

SMK m. 156’ya göre marka tecavüzü davalarında yetkili mahkeme davalının ikametgahı, tecavüz fiilinin gerçekleÅŸtiÄŸi yer veya tecavüz fiilinin etkilerinin görüldüğü yer mahkemesidir. Kanunun anılan maddesinde marka ihlali iddiasında yetki hususunda hak sahibine geniÅŸ bir insiyatif hakkı tanımıştır. Ancak mahkemeler fiiliyatta internette, ulusal medyada kullanım hususunda sunulacak kanıtlarla ancak kendilerini yetkili görmektedirler. ÖrneÄŸin Ä°stanbul’da ikametgahı bulunan ve Ä°stanbul’un Avrupa yakasında ihlali gerçekleÅŸtiren bir firmaya karşı ÅŸirket merkezinin olduÄŸu yer olan Ankara’da dava açılmak isteniliyorsa böyle bir durumda ihlalin bir ÅŸekilde Ankara’ya da yansıdığına iliÅŸkin delil istenmektedir. Bu delil malların Ankara’ya da satıldığına iliÅŸkin faturalar, sipariÅŸ fiÅŸleri vs olabileceÄŸi gibi internet sayfasından, sosyal medyadan görüntüler de olabilir. Ä°nternete her yerden ulaşım mümkün olduÄŸundan mahkemeler internetten ihlalin kanıtlanması durumunda kendilerini yetkili görmektedirler.


Marka ve Tasarım Tecavüzünde Zararın Tespiti 2306

Marka, Patent, Tasarım Tecavüzü Davası

Telif Hakkı ve Marka Hakkı İhlalinde Etespit

https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1049571


marka ankara avukat marka ankara avukat marka hükümsüzlüğü marka hükümsüzlüğü marka ihlali marka ihlali marka men marka men marka ref marka ref  marka tecavüz görev marka tecavüz görev marka tecavüz tespit marka tecavüz tespit marka tecavüz yetki marka tecavüz yetki marka tecavüzü marka tecavüzü marka tescili marka tescili patent ankara avukat patent ankara avukat türk patent dava türk patent dava yidk dava yidk dava yidk kararının iptali yidk kararının iptali marka ihlali avukat marka ihlali avukat marka tecavüzü avukat marka tecavüzü avukat marka ihlali ankara avukat marka ihlali ankara avukat  marka tecavüzü ankara avukat marka tecavüzü ankara avukat  marka dava marka davaTerimi kaldır: marka avukat marka avukat marka dava avukat marka dava avukat marka ankara dava marka ankara dava


2003 yılından itibaren Barolar Birliği’ne bağlı olarak çalışan Avukat Emre Kurt, kariyerine ticaret hukuku alanında başlamış Londra Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Ticaret Hukuku ve Marka, Patent, Faydalı Model, Telif Hakları yan genel adıyla Fikri Mülkiyet Hukuku alanında uzmanlaşmıştır. Londra Üniversitesi’ndeki ihtisasın ardından Av. Emre KURT özellikle marka, patent ve haksız rekabet hakları konusunda yoğun olarak çalışmaktadır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

Yorum Yaz