May 1, 2020
268 Görüntüleme

Marka Davaları Yetkili Mahkeme 10327

Yazan
banner

Davalı adına tescilli markanın hükümsüz kılınması için açılan davada, davacı vekili, her ne kadar müvekkili adına tescilli markasından dolayı kendi ikametgah mahkemesinde dava açmış ise de marka hakkı sahibi tarafından üçüncü kişiler aleyhine açılacak hukuk davalarında yetkili mahkemenin marka hakkı sahibinin ikametgahı veya suçun yer veya tecavüzün etkilerinin görüldüğü yer mahkemesi olarak düzenlenmesi nedeniyle, aleyhine dava açılacak üçüncü kişinin her halükarda mütecaviz olmasının gerekmesine, oysa somut uyuşmazlığa konu edilen davalı markasının hükümsüzlüğü istemli davada ise, yetkili mahkemenin davalı marka sahibinin ikametgahının bulunduğu yer mahkemesidir.


YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ E. 2006/10327 K. 2007/13330 T. 25.10.2007

Davacı vekili, müvekkilinin 1965 yılından beri faaliyette olan tanınmış bir kuruluş olduğunu, 1999 yılından sonra da “ÖZALTIN” ibareli markayı tescil ettirerek kullandığını, markalarının tanınmış olduğunu, davalının ise “Şekil+ÖZALTIN” ibareli markayı 17.01.2003 tarihinde kendi adına tescil ettirdiğini, müvekkilinin tanınmışlık düzeyinden haksız yarar sağlanacağı ve marka itibarının zedeleneceğini ileri sürerek, davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, müvekkilinin ikametgahının Aydın’da olduğunu, bu nedenle Aydın Mahkemeleri’nin yetkili olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, dosya kapsamına göre, 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 63/3.maddesi gereğince marka hakkı sahibi aleyhine açılacak davaların davalının ikametgahı mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği belirtilerek, dava dilekçesinin yetki yönünden reddiyle, dosyanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yetkili Aydın İhtisas Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillere gerektirici sebeplere, davalı adına tescilli markanın hükümsüz kılınması için 556 sayılı KHK’nin 42. maddesine göre açılan davada, davacı vekili, her ne kadar müvekkili adına tescilli markasından dolayı aynı KHK’nin 63/1. fıkrası uyarınca kendi ikametgah mahkemesinde dava açmış ise de, söz konusu 1. fıkra hükmünün, marka hakkı sahibi tarafından üçüncü kişiler aleyhine açılacak hukuk davalarında yetkili mahkemenin marka hakkı sahibinin ikametgahı veya suçun yer veya tecavüzün etkilerinin görüldüğü yer mahkemesi olarak düzenlenmesi nedeniyle, anılan fıkraya göre aleyhine dava açılacak üçüncü kişinin her halükarda mütecaviz olmasının gerekmesine, oysa, somut uyuşmazlığa konu edilen davalı markasının hükümsüzlüğü istemli davada ise, yetkili mahkemenin aynı maddenin 3.  fıkrası uyarınca davalı marka sahibinin ikametgahının bulunduğu yer mahkemesi olmasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.

Marka Hükümsüzlük, İptal, Tecavüz Davalarında Yetki

Marka Tecavüzü Suçu, Yetkili ve Görevli Mahkeme

 


2003 yılından itibaren Barolar Birliği’ne bağlı olarak çalışan Avukat Emre Kurt, kariyerine ticaret hukuku alanında başlamış Londra Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Ticaret Hukuku ve Marka, Patent, Faydalı Model, Telif Hakları yan genel adıyla Fikri Mülkiyet Hukuku alanında uzmanlaşmıştır. Londra Üniversitesi’ndeki ihtisasın ardından Av. Emre KURT özellikle marka, patent ve haksız rekabet hakları konusunda yoğun olarak çalışmaktadır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

Comments to Marka Davaları Yetkili Mahkeme 10327