Åžub 16, 2021
413 Görüntüleme

Bedel Ödeme Davası; Kocanın Aldığı Dairenin Eş Adına Tescili

Yazan
banner

Davacı, davalı ile evlilikleri sırasında kendisi tarafından alınan dairenin davalı adına tescil edildiÄŸini, halen boÅŸanma davasının devam ettiÄŸini belirterek, dairenin deÄŸerinin tahsili için bu davayı açmıştır. Davalının, evlenmeden önce 1996 yılında satın aldığı ve kendisi adına kayıtlı bulunan Yenibosna’daki dairenin verildiÄŸi, üzerine de ödeme yapılarak dava konusu dairenin alındığı dosyadaki delillerden anlaşılmaktadır. Davacı dava konusu dairenin satış bedelini kendisinin ödediÄŸini iddia etmiÅŸ ise de en azından bu daire edinirken, Yukarıda anılan davalıya ait dairenin bir kısım satış bedeline mahsuben satıcıya verildiÄŸi tüm dosya kapsamından ve daireyi satan kiÅŸinin beyanından açıkça anlaşılmaktadır. Öyle olunca Mahkemece dava konusu dairenin alındığı tarihte, satış bedeline mahsuben satıcıya verilen davalıya ait dairenin bedelinin kaç lira olarak belirlendiÄŸi, gerektiÄŸinde keÅŸif de yapılmak üzere belirlenmeli, ayrıca davacının gelir durumu da araÅŸtırılarak Tarafların gelir durumu birlikte deÄŸerlendirilmeli, davacının aile reisi olduÄŸu ve evi geçindirme yükümlülüğü bulunduÄŸu da nazara alınarak, Tarafların katkı payı saptanmalı, sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı ÅŸekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.


YARGITAY 13. HUKUK DAÄ°RESÄ° E: 2003/14551 K: 2004/3764 T: 22/03/04
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine (…) gereÄŸi konuÅŸulup düşünüldü.
Davacı, davalı ile evli oldukları dönemde, kendisi tarafından satın alman dairenin, davalı adına tescil edildiğini, halen boşanma davasının devam ettiğini öne sürerek, dairenin değeri olan 18.000.000.000 TL’nın tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalı, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı, davalı ile evlilikleri sırasında kendisi tarafından alınan dairenin davalı adına tescil edildiÄŸini, halen boÅŸanma davasının devam ettiÄŸini belirterek, dairenin deÄŸerinin tahsili için bu davayı açmıştır. Davalının, evlenmeden önce 1996 yılında satın aldığı ve kendisi adına kayıtlı bulunan Yenibosna’daki dairenin verildiÄŸi, üzerine de ödeme yapılarak dava konusu dairenin alındığı dosyadaki delillerden anlaşılmaktadır. Davacı dava konusu dairenin satış bedelini kendisinin ödediÄŸini iddia etmiÅŸ ise de en azından bu daire edinirken, Yukarıda anılan davalıya ait dairenin bir kısım satış bedeline mahsuben satıcıya verildiÄŸi tüm dosya kapsamından ve daireyi satan kiÅŸinin beyanından açıkça anlaşılmaktadır. Öyle olunca Mahkemece dava konusu dairenin alındığı tarihte, satış bedeline mahsuben satıcıya verilen davalıya ait dairenin bedelinin kaç lira olarak belirlendiÄŸi, gerektiÄŸinde keÅŸif de yapılmak üzere belirlenmeli, ayrıca davacının gelir durumu da araÅŸtırılarak Tarafların gelir durumu birlikte deÄŸerlendirilmeli, davacının aile reisi olduÄŸu ve evi geçindirme yükümlülüğü bulunduÄŸu da nazara alınarak, Tarafların katkı payı saptanmalı, sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı ÅŸekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.


2003 yılından itibaren Barolar Birliği’ne bağlı olarak çalışan Avukat Emre Kurt, kariyerine ticaret hukuku alanında başlamış Londra Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Ticaret Hukuku ve Marka, Patent, Faydalı Model, Telif Hakları yan genel adıyla Fikri Mülkiyet Hukuku alanında uzmanlaşmıştır. Londra Üniversitesi’ndeki ihtisasın ardından Av. Emre KURT özellikle marka, patent ve haksız rekabet hakları konusunda yoğun olarak çalışmaktadır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

Yorum Yaz