Davalı tarafından çizilen mimari projede köklü değişiklikler yapılmasının gerektirdiği bu durumda eser sahibinden izin alınmasın zorunlu olmadığı ve davacıların bu davayı açmalarına gerek bulunmadığı ancak davalının proje değişikliği konusunda izninin olmadığını bildirmesi nedeniyle taraflar arasında muaraza çıktığının kabulünün gerektiği, davalının bu davranışının ise MK m. 2. anlamında iyiniyetli bir davranış olarak değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davaya konu yerde bulunan inşaatlardaki mimari proje değişikliğinin FSEK m. 6/2. gereğince zorunlu olup eser sahibinden izin alınmasına gerek bulunmadığının tespitine ve muarazanın bu şekilde önlenmesine karar verilmiştir.
Yargıtay 11. HD. T. 05.12.2011, E. 2010/5726, K. 2011/16402
Davacı vekili, bir kısım müvekkillerinin murisi olan Hasibe Toprakçı ile davalının temsilcisi olduğu şirket arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini ancak yüklenicinin temerrüdü nedeniyle bu sözleşmenin feshedildiğini, davalının bu sözleşme gereğince yapılacak olan inşaatların projesini mimar sıfatı ile çizdiğini ancak inşaatların yârim kaldığını, geçen süre içinde imar planındaki değişiklikler nedeniyle söz konusu mimari projenin uygulanamaz hale geldiğini ancak davalının resmi kurumlara yazdığı dilekçeler ile proje değişikliğine muvafakat etmediğini bildirdiğini ileri sürerek, yeni mimari proje çizilebilmesi için davacılara izin verilmesini ve taraflar arasındaki muarazanın giderilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı tarafından çizilen mimari projede köklü değişiklikler yapılmasının gerektirdiği bu durumda eser sahibinden izin alınmasın zorunlu olmadığı ve davacıların bu davayı açmalarına gerek bulunmadığı ancak davalının proje değişikliği konusunda izninin olmadığını bildirmesi nedeniyle taraflar arasında muaraza çıktığının kabulünün gerektiği, davalının bu davranışının ise MK’nın 2. maddesi anlamında iyiniyetli bir davranış olarak değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davaya konu yerde bulunan inşaatlardaki mimari proje değişikliğinin FSEK’nun 16/2. Maddesi gereğince zorunlu olup eser sahibinden izin alınmasına gerek bulunmadığının tespitine ve muarazanın bu şekilde önlenmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
İç Mimari Projenin İzinsiz Kullanılması; Çoğaltma Hakkının İhlali
Eser Niteliğindeki Mimari Proje Varken Aynı Parsele Başka Mimar Proje Yapamaz
https://www.hurriyet.com.tr/aile/yazarlar/emel-korkut/mimarlarin-telif-haklari-neler-41947833
fsek dava fsek dava fsek avukat fsek avukat fsek ankara avukat fsek ankara avukat fsek ankara dava fsek ankara dava telif avukat telif avukat telif ankara avukat telif ankara avukat telif ankara dava telif ankara dava alan adı telif tecavüz alan adı telif tecavüz : telif tazminat telif tazminat telif hakkı ihlali telif hakkı ihlali mimari proje fsek mimari proje fsek mimari proje telif mimari proje telif
Pingback: ATAKULE: Mimari Eserde Değişikliği Önleme ve Mülkiyet Hakkı Çatışması - Emre Kurt Blog