AÄŸu 24, 2021
604 Görüntüleme

Uyarlama Davası, Koşulların Öngörülemez Şekilde Değişmesi 1968

Yazan

SözleÅŸmenin yapılması sırasında öngörülemeyen olaÄŸanüstü bir durumun sonradan ortaya çıktığının ve buna baÄŸlı olarak TBK m. 138’de  öngörülen uyarlamanın ilk koÅŸulunun gerçekleÅŸtiÄŸi kabul edilerek, uyarlamanın diÄŸer koÅŸullarının mevcut olup olmadığı araÅŸtırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiÄŸi

banner

Dava, 6098 sayılı TBK’nın 138. maddesi gereÄŸince açılmış uyarlama davasıdır. Bölge Adliye Mahkemesince, sözleÅŸmenin yapılması sırasında öngörülmeyen ve öngörülmesi beklenemeyen olaÄŸan üstü bir durumun sonradan ortaya çıktığının ve iÅŸlem temelinin çökmüş olduÄŸunun kabul edilemeyeceÄŸi, uyarlama koÅŸulları bulunmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne iliÅŸkin ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak, davanın reddine karar verilmiÅŸtir. SözleÅŸmenin imzalandığı sırada Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün yakın bir zamanda açılabileceÄŸi öngörülebilecek bir husus olmakla birlikte, köprü açıldıktan sonra idare tarafından bir kısım araçlara yeni köprüden geçme mecburiyeti getirileceÄŸini, açılan yeni köprü ve otoyol fiyatlarının ne olacağı hususlarını davacının önceden bilmesi beklenemez. Bu nedenle ilke olarak dava konusu olayda sözleÅŸmenin yapılması sırasında öngörülemeyen olaÄŸanüstü bir durumun sonradan ortaya çıktığının ve buna baÄŸlı olarak TBK m. 138’de  öngörülen uyarlamanın ilk koÅŸulunun gerçekleÅŸtiÄŸi kabul edilerek, uyarlamanın diÄŸer koÅŸullarının mevcut olup olmadığı araÅŸtırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiÄŸi halde, yazılı ÅŸekilde davanın reddine karar verilmesi doÄŸru olmamış bozmayı gerektirmiÅŸtir.


Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/1968 E. , 2021/1443 K.

BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 12. HUKUK DAİRESİ

Davacı vekili, müvekkilinin davalı ile 2016/121627 kayıt numaralı ihale sözleÅŸmesi imzaladığını, ihale dokümanları hazırlanırken taşıma iÅŸini yapacak olan araçların Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden geçeceÄŸinin öngörüldüğünü, ne var ki 19.08.2016 tarih 2016/5-1 sayılı UKOME kararı gereÄŸince taşıma iÅŸini yapacak araçların Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nden geçme mecburiyetinin getirildiÄŸini, davalının Edirne Kapı, Cebeci ve Kartal-Cevizli’deki iÅŸletmeleri arasında yapılacak taşıma iÅŸinin köprü geçiÅŸ güzergahındaki mecburi düzenleme nedeniyle maliyetinin hem ödenen geçiÅŸ ücreti ve hem de mesafe maliyeti olarak arttığını, bu sebeple sözleÅŸmenin 6098 sayılı TBK’nın 138. maddesine göre uyarlanması mecburiyetinin hasıl olduÄŸunu ileri sürerek, ihale sözleÅŸmesinin, 14.2. maddesine “malın teslimi için Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün zorunlu olarak kullanılması sonucu oluÅŸan otoban ve köprü geçiÅŸ ücretleri yüklenicinin tanzim edeceÄŸi yansıtma faturası ile belgelenmesi ÅŸartıyla, idare tarafından ödenecektir. Aynı ÅŸekilde Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün zorunlu olarak kullanılması sonucu artan güzergah dolayısı ile kilometre başına KDV hariç 95 kuruÅŸ, yüklenicinin tanzim edeceÄŸi yansıtma faturası ile belgelenmesi ÅŸartıyla, idare tarafından ödenecektir.” hükmünün eklenmesini talep etmiÅŸtir.

Davalı vekili, sözleşmeye bağlılığın esas olduğunu, tacir olan davacının basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerektiğini savunarak, sözleşmedeki çıkar dengesinin katlanılamayacak derece davacı aleyhine bozulmadığının tespiti ile davanın reddini istemiştir.

İlk Derece Mahkemesince, İstanbul Boğazına 3. Köprü olarak Yavuz Sultan Selim Köprüsü inşa edilip hizmete açıldığı, 19.08.2016 tarih 2016/5-1 sayılı UKOME kararı gereğince 1. sınıf araçlar haricindeki diğer araçların bu köprüden geçişlerinin mecburi hale getirildiği, bu düzenlemenin hem daha uzun mesafe ve hem de geçiş ücretleri nedeniyle maliyetleri artırdığı, ihale dokümanlarını hazırlarken ön görülmesi gereken bu hususun öngörülmediğinin anlaşıldığı, bu durumun ticari hayatın akışı içerisinde davacı yanın ifa güçlüğüne girmesine sebep olacağının muhakkak olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davanın açılmasında davalı tarafa bir kusur yüklenemeyeceğinden davalı aleyhine vekalet ücreti ve yargılama masrafına hükmedilmemesine karar verilmiştir.

Karara karşı, davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesince, davacının yüklenici olduğu sözleşmenin 29.04.2016 tarihinde imzalandığı, köprünün ise 26.08.2016 tarihinde trafiğe açıldığı, davacının tacir olduğu ve basiretli bir iş adamı gibi hareket etmek zorunda olduğu dikkate alındığında, sözleşmenin imzalandığı sırada sözleşmenin 14.2. maddesi ile taşıma hizmetinin ücretlendirilmesi konusunda gerekli araştırmaları yaparak her türlü tedbiri almakla yükümlü olduğu, köprü trafiğe açıldığında bir kısım araçların zorunlu olarak köprüyü kullanacağının kamuoyunun bilgisinde olduğu, bu sebeple koşulları oluşmayan talebin reddi gerekirken davanın kabulune karar verilmesinin yerinde olmadığı gerekçesiyle, davalının istinaf talebinin kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

Dava, 6098 sayılı TBK’nın 138. maddesi gereğince açılmış uyarlama davasıdır. Bölge Adliye Mahkemesince, sözleşmenin yapılması sırasında öngörülmeyen ve öngörülmesi beklenemeyen olağan üstü bir durumun sonradan ortaya çıktığının ve işlem temelinin çökmüş olduğunun kabul edilemeyeceği, uyarlama koşulları bulunmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak, davanın reddine karar verilmiştir.

SözleÅŸmenin imzalandığı sırada Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün yakın bir zamanda açılabileceÄŸi öngörülebilecek bir husus olmakla birlikte, köprü açıldıktan sonra idare tarafından bir kısım araçlara yeni köprüden geçme mecburiyeti getirileceÄŸini, açılan yeni köprü ve otoyol fiyatlarının ne olacağı hususlarını davacının önceden bilmesi beklenemez.

Bu nedenle ilke olarak dava konusu olayda sözleÅŸmenin yapılması sırasında öngörülemeyen olaÄŸanüstü bir durumun sonradan ortaya çıktığının ve buna baÄŸlı olarak TBK’nın 138. maddesinde öngörülen uyarlamanın ilk koÅŸulunun gerçekleÅŸtiÄŸi kabul edilerek, uyarlamanın diÄŸer koÅŸullarının mevcut olup olmadığı araÅŸtırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiÄŸi halde, yazılı ÅŸekilde davanın reddine karar verilmesi doÄŸru olmamış bozmayı gerektirmiÅŸtir.

https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/333499

http://www.ankarabarosu.org.tr/siteler/ankarabarosu/tekmakale/2015-3/12.pdf


uyarlama davası uyarlama davası uyarlama davası avukat uyarlama davası avukat  uyarlama davası ankara avukat uyarlama davası ankara avukat uyarlama davası koşulların değişmesi uyarlama davası koşulların değişmesi  uyarlama ankara avukat uyarlama ankara avukat ankara uyarlama dava ankara uyarlama dava


2003 yılından itibaren Barolar Birliği’ne bağlı olarak çalışan Avukat Emre Kurt, kariyerine ticaret hukuku alanında başlamış Londra Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Ticaret Hukuku ve Marka, Patent, Faydalı Model, Telif Hakları yan genel adıyla Fikri Mülkiyet Hukuku alanında uzmanlaşmıştır. Londra Üniversitesi’ndeki ihtisasın ardından Av. Emre KURT özellikle marka, patent ve haksız rekabet hakları konusunda yoğun olarak çalışmaktadır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

Yorum Yaz