Kas 11, 2021
321 Görüntüleme

Markaların Benzerliği NEVİN 414

Yazan
banner

Marka ibareleri arasındaki benzerliğe ilişkin mahkemece yapılacak değerlendirme, teknik bir husus olmadığından hâkimin hukuki bilgisiyle çözümlenebilecek niteliktedir.

Bu konuda dosya arasına alınan bilirkişi raporundaki görüşler, HMK’nın 282. maddesi çerçevesinde mahkeme tarafından serbestçe değerlendirilecektir.

Ancak bilirkişi raporundaki görüşlerin mahkemece hükme esas alınmamasına dair gerekçe de aynı düzeyde hukuki ve dosyadaki verilere uygun değerlendirmeler içermesi gerekir.


Yargıtay Hukuk Genel Kurulu  2017/414 E. 2021/509 K.

Davalı marka başvurusundaki ibare, dik formda “Nevin” kelimesi, bordo zemin üzerine beyaz renklerle yazılmış, kenarları beyaz renkle düz inen oval şekil ile belirlenmiş ve zemin rengi bordo rengi ile renklendirilmiş arka fondaki şekil unsurunun çapraz karşılıkları gölge oluşturacak şekilde ince koyu gri renkle işaretlenmiş şekilde olup anılan markadaki esas ibare “Nevin” kelimesidir.

Davacı markalarında ise esas unsur olarak düz yazı formatında ve “Evin” esas unsurunu içeren ibareler bulunmakla, 169062 tescil numaralı “Evin” ibareli marka dışındakilerin beyaz zemin üzerine siyah renkte düz yazı ile dik formda “Evin” ibaresinden ibaret olup, 169062 tescil numaralı markanın ise diğerlerinden farklı olarak beyaz zemin üzerinde kırmızı renkte yazılmış “Evin” kelimesi ile kelimenin sol üst köşesinde yeşil renkte üçgen bir şekil bulunmaktadır.

Bu belirlemeler ışığında davalıya ait markada davacının markalarından farklı olarak “N” harfi dışında farklı bir harf yahut ibare bulunmamakta olup davacının markalarındaki esas unsuru aynen içerdiği, anılan farklığın davacı markaları karşısında davalı markasına yeterli düzeyde ayırt edicilik katmadığı göze çarpmaktadır.

Marka ibareleri arasındaki benzerliğe ilişkin mahkemece yapılacak değerlendirme, teknik bir husus olmadığından hâkimin hukuki bilgisiyle çözümlenebilecek nitelikte olup bu konuda dosya arasına alınan bilirkişi raporundaki görüşler, 6100 sayılı HMK’nın 282. maddesi çerçevesinde mahkeme tarafından serbestçe değerlendirilecektir. Ancak uyuşmazlık konusu somut olaya ilişkin olarak dosya içeriğine uygun ve hükme esas alınabilecek nitelikte bir bilirkişi raporundaki görüşlerin mahkemece hükme esas alınmamasına dair gerekçe de aynı düzeyde hukuki ve dosyadaki verilere uygun değerlendirmeler içermesi gerekir.

Bu anlamda dosya arasına alınan kök ve ek bilirkişi raporları içeriğinde mevcut davacı markalarındaki ibareler ile davalıya ait dava konusu markadaki ibare arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi kapsamında iltibas ihtimalinin bulunduğuna dair belirlemelerin dosya kapsamına uygun olduğu, aksi yönde kanaat içeren direnme kararındaki gerekçenin ise dosya kapsamına ve somut olayın niteliğine uygun düşmediği anlaşılmaktadır.

Bu itibarla davacının markaları ile davalı başvurusunun görsel olarak karşılaştırılmasında ve ortalama tüketici nezdinde bıraktıkları genel izlenim dikkate alındığında, taraf markalarındaki ibarelerin görsel açıdan benzer oldukları aşikâr olup bu benzerliğin ortalama alıcılar arasında markaların sahibi firmalar arasında irtibat olduğu sonucunu doğurabilecek nitelikte olduğu anlaşılmaktadır. Başka bir anlatımla davalının marka başvurusu ile davacı şirketin markalarını aynı veya benzer mallar üzerinde, aynı yerlerde ve aynı satış noktalarında bir arada gören ortalama tüketiciler nezdinde, işletmeler arasında ekonomik veya organik bir bağlantı bulunduğu ihtimalini de kapsayacak şekilde karıştırılma ihtimali bulunmaktadır.

Bu durum karşısında, markalar arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında benzerlik bulunduğu kabul edilerek bir değerlendirme yapılması gerekmekte olup dosya arasına alınan bilirkişi raporlarında yer alan taraf markalarındaki ibarelerin benzerliğine ilişkin değerlendirmelerin dosya kapsamındaki verilere ve somut olayın niteliğine uygun olduğu anlaşılmaktadır. Bu kapsamda takdiri delil niteliğindeki bilirkişi raporu, hâkim tarafından serbestçe değerlendirilebilecek ise de, uyuşmazlık konusu somut vakıaya uygun bilirkişi raporu hükme esas alınabileceğinden kararın bu değişik gerekçeyle bozulması gerekmiştir.

İltibas Konusundaki Bilirkişi İncelemesinin Bağlayıcılığı

https://www.turkpatent.gov.tr/TURKPATENT/resources/temp/F9E4CFAF-A7AE-4FEA-8BCC-DA8B5C7DAB00.pdf

 


marka dava marka dava  marka ankara dava marka ankara dava marka avukat marka avukat  marka ankara avukat marka ankara avukat marka ihlali marka ihlali  tescilsiz marka tescilsiz marka  tescilsiz marka dava tescilsiz marka dava  tescilsiz marka avukat tescilsiz marka avukat  marka tecavüzü marka tecavüzü marka ihlali avukat marka ihlali avukat  marka tecavüzü avukat marka tecavüzü avukat  markaların benzerliği markaların benzerliği  patent avukat patent avukat  patent dava patent dava  patent ankara avukat patent ankara avukat  patent ankara dava patent ankara dava  patent ihlali patent ihlali  patent tecavüzü patent tecavüzü  patent iptal dava patent iptal dava  gerçek hak sahipliği patent gerçek hak sahipliği


2003 yılından itibaren Barolar Birliği’ne bağlı olarak çalışan Avukat Emre Kurt, kariyerine ticaret hukuku alanında başlamış Londra Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Ticaret Hukuku ve Marka, Patent, Faydalı Model, Telif Hakları yan genel adıyla Fikri Mülkiyet Hukuku alanında uzmanlaşmıştır. Londra Üniversitesi’ndeki ihtisasın ardından Av. Emre KURT özellikle marka, patent ve haksız rekabet hakları konusunda yoğun olarak çalışmaktadır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

Yorum Yaz