Giriş
Avrupa Birliği’nde vatandaşlık ve oturum hakkı, sadece ulusal hukuk düzenlerinin değil, aynı zamanda AB müktesebatının da bir parçasıdır. Ancak bazı üye ülkeler, “altın pasaport” ve “altın vize” programları ile bu hakları finansal yatırımlarla ilişkilendirerek AB değerlerini sorgulatır hale getirmişti. Malta’nın yatırım yoluyla vatandaşlık programı da bu çerçevede Avrupa Komisyonu tarafından mahkemeye taşındı ve 29 Nisan 2025’te Avrupa Birliği Adalet Divanı (CJEU) tarafından açıkça AB hukukuna aykırı bulundu .
Malta Kararı: Neden Aykırı Bulundu?
Malta’nın 2020 yılında başlattığı “Exceptional Services by Direct Investment” programı, en az 600.000 € yatırım yapan ve belirli süre Malta’da ikamet eden kişilere vatandaşlık veriyordu. Ancak ABAD, bu uygulamanın:
AB vatandaşlığının ticarileştirilmesi anlamına geldiğini, Gerçek bir bağlantı kurulmadan vatandaşlık verildiğini, Bu durumun TFEU Madde 20 (AB vatandaşlığı) ve TEU Madde 4(3) (sadık iş birliği ilkesi) ile çeliştiğini vurguladı .
Bu karar sadece Malta’yı değil, benzer yollar izleyen diğer ülkeleri de etkileyebilecek bir emsal niteliğindedir.
Peki Ya Diğer AB Ülkeleri?
Vatandaşlık Veren Ülkeler:
Bulgaristan ve Güney Kıbrıs, Malta ile birlikte vatandaşlık karşılığı yatırım sunan üç ülkeden biriydi. Ancak Güney Kıbrıs 2020’deki yolsuzluk skandalı sonrası programını iptal etti, Bulgaristan ise AB baskıları nedeniyle geri adım attı. Bu durumda Malta kararı, bu ülkeler için de programların tamamen sonlandırılması gerektiği yönünde güçlü bir sinyal taşıyor.
Oturum İzni Veren Ülkeler:
Yunanistan, Portekiz, İspanya, İtalya gibi ülkeler doğrudan vatandaşlık vermeseler de, yatırım yoluyla oturma izni sunuyorlar. Örneğin Yunanistan’da 250.000 €’luk gayrimenkul yatırımı ile oturma izni alınabiliyor. Portekiz’in Golden Visa programı ise 2023’te reforme edilerek gayrimenkul yatırımlarını sınırladı.
Ancak AB Komisyonu, bu oturum programlarının da “vatandaşlık elde etme kapısı” olarak kullanılabileceği endişesiyle yakından izlemeye devam ediyor. Nitekim bazı durumlarda 5 yıl sonunda daimi oturum ve ardından vatandaşlık elde edilmesi mümkün olabiliyor.
Avrupa’nın Yeni Yolu: Birlik İlkeleri mi, Ulusal Çıkarlar mı?
Malta kararının ardından artık AB içinde “yatırımla vatandaşlık” kavramının sonuna gelindiğini söylemek mümkün. AB vatandaşlığı artık yalnızca gerçek bağa dayalı olarak verilmeli. Üye devletlerin kısa vadeli ekonomik kazanç için uzun vadeli değerlerden taviz vermesi, yalnızca AB hukukuyla değil, AB’nin meşruiyet temeliyle de çelişiyor.
Bu süreç, birliğin kendi iç hukuk bütünlüğünü koruma refleksi olarak da okunabilir. Nitekim AB, yalnızca ekonomik bir birlik değil; aynı zamanda ortak bir vatandaşlık ve haklar bütünüdür.
Sonuç ve Değerlendirme
Malta’nın altın pasaport programına getirilen bu sert müdahale, diğer ülkelerin benzer programları için de uyarı niteliğindedir. Oturum programlarının da “gerçek bağ” ilkesine aykırı şekilde vatandaşlığa açılan bir kapıya dönüşmesi halinde benzer hukuki risklerle karşılaşması kaçınılmazdır.
Türkiye gibi aday ülkeler açısından da bu karar, ileride vatandaşlık politikalarının AB standartlarına uyumu açısından önem arz etmektedir.
✉️ Bizimle İletişime Geçin
Yatırımla vatandaşlık veya oturum programları konusunda hukuki danışmanlık almak ister misiniz? İngiltere ve Avrupa’daki güncel göçmenlik düzenlemeleri hakkında bilgi almak için bizimle iletişime geçin:
WhatsApp: [+44 789 123 4567] E-posta: [info@zeklegal.co.uk] Web: www.emrekurt.av.tr/blogs
Hashtagler:
#ABVatandaşlığı #MaltaPasaportProgramı #GoldenVisa #EUlaw #CitizenshipByInvestment #ABHukuku #YunanistanGoldenVisa #PortekizVatandaşlık #GüneyKıbrıs #AnkaraAnlaşması