İçeriğe geç
Anasayfa » AB Genel Mahkemesi’nin Ses Markaları Kararı: Kısa Jingle’lar Marka Olarak Tescil Edilebilir

AB Genel Mahkemesi’nin Ses Markaları Kararı: Kısa Jingle’lar Marka Olarak Tescil Edilebilir

Avrupa Birliği’nde fikri mülkiyet hukuku alanında önemli bir gelişme yaşandı. Avrupa Birliği Genel Mahkemesi, iki saniyelik kısa bir jingle’ın yeterli ayırt ediciliğe sahip olması halinde marka olarak tescil edilebileceğine hükmetti. Bu karar, 10 Eylül 2025 tarihinde Berliner Verkehrsbetriebe (BVG) v. EUIPO (T-288/24) davasında verildi ve önceki ret kararlarını iptal ederek ses markalarının değerlendirilmesinde yeni bir yaklaşım getirdi.

Dava Özeti

Berlin’in ana toplu taşıma şirketi olan Berliner Verkehrsbetriebe (BVG), Mart 2023’te 018849003 numaralı AB marka başvurusunu yaptı. Bu başvuru, yolcu taşımacılığı, paketleme, depolama ve seyahat düzenlemeleri gibi Class 39 hizmetleri için iki saniyelik bir ses markasını kapsıyordu. EUIPO incelemesi ve İtiraz Kurulu, başvuruyu AB Marka Tüzüğü’nün (EUTMR) 7(1)(b) maddesi uyarınca reddetti. Kurul, sesin basit ve kısa olması nedeniyle ticari köken belirtemeyeceğini ve işlevsel bir unsur olarak algılanacağını savundu.

BVG, kararı Genel Mahkeme’ye taşıdı ve Kurul’un ayırt edicilik değerlendirmesinin hatalı olduğunu iddia etti. Mahkeme, başvuruyu haklı buldu, Kurul kararını iptal etti ve ses markalarının diğer marka türleriyle aynı kriterlerle değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. En az düzeyde ayırt edicilik yeterliydi.

Kararın Ana Unsurları

Genel Mahkeme, analizinde şu noktalara odaklandı:

  1. Taşımacılık Sektöründe Ses Kullanımı: Mahkeme, yolcu taşımacılığında ses unsurlarının yaygın olduğunu ve şirketlerin tanınabilir bir ses kimliği yaratmak için bunları kullandığını belirtti. Tüketiciler, bu sektörde sesleri marka kökeniyle ilişkilendirmeye alışkındır.
  2. Kısalık ve Basitliğin Etkisi: Kurul’un aksine, Mahkeme jingle’ın kısa ve basit yapısının hatırlanabilirliğini artırdığını ve bu sayede hizmetlerin ticari kökenini etkili bir şekilde gösterdiğini ifade etti.
  3. İşlevsel Rolün Ayırt Ediciliği Etkilememesi: Sesin dikkat çekme gibi işlevsel bir amacı olsa bile, bu marka niteliğini engellemez. Mahkeme, melodinin taşımacılık hizmetleriyle doğrudan teknik veya işlevsel bir bağlantısı olmadığını –örneğin, bir trenin gürültüsü gibi olmadığını– ve orijinal bir eser olarak kabul edildiğini kaydetti.

Bu bulgular, Porsche Taycan ve Ardagh Metal Beverage gibi önceki davalardan ayrılıyor; burada ses markaları genellikle yetersiz ayırt edicilik nedeniyle reddediliyordu.

Yorum ve Sonuçlar

Bu karar, ses markalarının korunmasında dönüm noktası olabilir ve birkaç notadan oluşan kısa jingle’ların bile tescil için yeterli ayırt ediciliğe sahip olabileceğini gösteriyor. EUIPO önünde ses marka başvurularında artış beklenebilir, ancak işlevsel unsurların aşırı korunmasını önlemek için incelemeler titizlikle sürdürülecektir.

Uygulamada, başvuru sahipleri seslerin hatırlanabilirlik ve orijinalliğini vurgulamalıdır. Bu, multimedya odaklı bir dünyada tüketici davranışlarıyla uyumlu olup, yaratıcı sektörlere fayda sağlayacaktır. Ancak, gelecek davalarda jenerik sesler ile ayırt edici olanlar arasındaki sınırın netleştirilmesi gerekebilir.

Her türlü soru veya yorum için👇

emre@emrekurt.av.tr |

0551 942 20 34(Whatsup)

#ABSesMarkalari #MarkaHukuku #ABGenelMahkemesi #FikriMulkiyet #BVGJingle