İçeriğe geç
Anasayfa » İngiltere ile Türkiye Arasındaki Suçluların İadesi Anlaşması: Hukuki Çerçeve ve Uygulamalar

İngiltere ile Türkiye Arasındaki Suçluların İadesi Anlaşması: Hukuki Çerçeve ve Uygulamalar

Uluslararası hukukta suçluların iadesi (extradition), suç işleyen bireylerin adalete teslim edilmesini sağlayan kritik bir mekanizmadır. Bu süreç, ülkeler arasındaki ikili veya çok taraflı anlaşmalarla düzenlenir ve hem ulusal egemenlik hem de insan hakları ilkelerini gözetir. İngiltere ile Türkiye arasındaki ilişki, bu bağlamda Avrupa Konseyi Çerçevesi ve ulusal mevzuatlar üzerinden şekillenmektedir. Bu yazı, iki ülke arasındaki suçluların iadesi anlaşmasının tarihsel arka planını, yasal temellerini, prosedürlerini ve güncel uygulamalarını incelemektedir. Anlaşma, özellikle organize suç, terör ve mali suçlar gibi sınır ötesi tehditlere karşı etkili bir araçtır.

Tarihsel Arka Plan

İngiltere ile Türkiye arasındaki iade ilişkisi, 1957 tarihli Avrupa Konseyi Suçluların İadesi Sözleşmesi (European Convention on Extradition – ECE) ile temellenmiştir. Her iki ülke de bu sözleşmeye taraftır ve bu, iade taleplerinin standartlaştırılmasını sağlar. Sözleşme, 1957’den beri yürürlükte olup, İngiltere’nin Extradition Act 2003 (2003 Suçluların İadesi Yasası) ile uyumlu hale getirilmiştir. Bu yasa, Türkiye’yi Kategori 2 ülkesi olarak sınıflandırmış; yani, ikili anlaşma veya ECE temelli iade talepleri için özel prosedürler uygulanır.

Ayrıca, 1979’da imzalanan ancak ABD-Türkiye odaklı bir anlaşma örneğinde görüldüğü üzere, iki ülke arasında doğrudan ikili bir iade anlaşması bulunmamakla birlikte, ECE bu boşluğu doldurur. Brexit sonrası dönemde (2020’den itibaren), İngiltere’nin AB dışındaki ilişkileri ECE’ye dayalı olarak güçlendirilmiş; Türkiye ile iade talepleri artmıştır. Güncel verilere göre, İngiltere İçişleri Bakanlığı, 2023-2024 yıllarında Türkiye kaynaklı iade taleplerini %15 oranında artırmıştır.

Yasal Temeller ve Koşullar

İngiltere’nin Extradition Act 2003’ü, iade sürecini iki ana kısma ayırır:

  • Kategori 1 Ülkeler (AB üyesi veya eşdeğer): Hızlı Avrupa Tutuklama Emri (EAW) prosedürü.
  • Kategori 2 Ülkeler (Türkiye dahil): Tam iade talebi gerektirir; İçişleri Bakanlığı, Yüksek Mahkeme ve en üst mahkeme incelemesiyle ilerler.

Türkiye açısından, 2016’da güncellenen Uluslararası Ceza İşlerinde Hukuki İşbirliği Yasası (Kanun No. 6706), iade kriterlerini belirler. Ana koşullar şunlardır:

  • Suçun Çifte Cezalandırılabilirliği: Suç, her iki ülkede de cezai yaptırıma tabi olmalıdır (örneğin, minimum 1 yıl hapis cezası).
  • Vatandaşlık İstisnası: Türkiye, Anayasa Madde 38 uyarınca kendi vatandaşlarını iade etmez (Uluslararası Ceza Mahkemesi hariç). İngiltere ise vatandaşlarını iade edebilir, ancak insan hakları testleri uygular.
  • İnsan Hakları Koruması: Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) uyarınca, iade, işkence veya adil yargılama riski taşıyorsa reddedilir.

ECE Sözleşmesi, 30’dan fazla suç tipini kapsar; terör, uyuşturucu kaçakçılığı ve mali suçlar önceliklidir.

İade Prosedürü

Prosedür, talep eden ülkenin (örneğin İngiltere) İçişleri Bakanlığı’na resmi talep ile başlar:

  1. Talep Gönderimi: Diplomatik kanallar veya UK Central Authority (UKCA) aracılığıyla. Tam dosya (suçlama belgeleri, deliller) eklenir.
  2. Tutuklama ve İnceleme: Talep edilen ülkede (Türkiye) Adalet Bakanlığı ve mahkeme tutuklama kararı verir.
  3. Karar Süreci: İngiltere’de, Yüksek Mahkeme “çifte suçluluk” ve “uçurum” (bar of extradition) testlerini yapar. Türkiye mahkemeleri ise siyasi suç veya insan hakları ihlali iddialarını inceler.
  4. Uygulama: Onaylanan iadeler, 30 gün içinde gerçekleştirilir; itiraz hakkı tanınır.

Örneğin, İngiltere’den Türkiye’ye iade taleplerinde, Gülen Hareketi bağlantılı davalar sıkça gündeme gelmiş; ancak insan hakları gerekçesiyle bazıları reddedilmiştir.

Güncel Uygulamalar ve Zorluklar

Son yıllarda, iki ülke arasında iade talepleri artmıştır. İngiltere, 2022-2024 arasında Türkiye’ye 50’den fazla iade gerçekleştirmiş; buna karşılık Türkiye, İngiltere’den terör şüphelilerinin iadesini talep etmiştir. Öne çıkan zorluklar:

  • Siyasi Suçlar: Türkiye’nin terör tanımı, İngiltere mahkemeleri tarafından AİHS bağlamında sorgulanır.
  • Kıbrıs Sorunu: Kuzey Kıbrıs’ta (tanınmayan bölge) iade mümkün değildir; sadece Türkiye üzerinden dolaylı işlem yapılır.
  • Brexit Etkisi: AB dışındaki iadeler uzamış, ancak ECE sayesinde süreler 6-12 aya inmiştir.

Uzmanlar, dijital delillerin artmasıyla taleplerin %20 yükseleceğini öngörmektedir.

Sonuç

İngiltere ile Türkiye arasındaki suçluların iadesi anlaşması, ECE temelli sağlam bir çerçeve sunmakla birlikte, vatandaşlık ve insan hakları gibi istisnalar nedeniyle karmaşıklık taşır. Bu mekanizma, sınır ötesi suçla mücadelede vazgeçilmezdir; ancak adil uygulama için şeffaflık şarttır. Hukuki danışmanlık almak, olası taleplerde kritik öneme sahiptir.


#İngiltere #Türkiye #Suçlularınİadesi #ExtraditionAct2003 #ECE1957 #İadeAnlaşması #İnsanHakları #SiyasiSuçİstisnası #AİHSm3 #AİHSm6 #UluslararasıCezaHukuku #İadeSüreci #Adliİşbirliği #İngilteredenİade #Türkiyeİngiltereİade #HamdiAkınİpek #DemirAndOthers #İadeDavaları #İadeProsedürü #İadeRedNedenleri #Hukukiİnceleme #ZEKLegal #EmreKurt #AvukatEmreKurt #Suçluİadesi