Haz 25, 2013
2902 Görüntüleme

Sosyal Medyada Marka İhlalleri Üzerine

Yazan
banner

Sosyal medyanın son zamanlardaki büyük gelişim ve değişim göstermiş olduğu herkesin malumudur. Birçok sosyal medya enstrümanı olmakla birlikte ülkemizde en çok bilinen ve kullanılanları Facebook ile Twitter’dır. Özellikle Facebook’un ticari kullanımının yaygınlaşarak ticari teşebbüslerin ve markaların Facebook sayfalarını adeta kendi web siteleri gibi tanıtıp kullanmaktadırlar. Diğer yandan ODTÜ’nün “tr” uzantılı web sitelerinde yaptığı gibi marka tescil belgesi, ticaret unvanı gibi kullanımı meşrulaştıran belgeler istemeden birkaç dakika içinde alınabilen Facebook sayfaları yoluyla markaların yetkisiz kullanımlarının da yaygınlaşmasına neden olmuştur.

Markasının Facebook’ta yetkisiz biçimde kullanıldığını fark eden yetkilinin ilk yapması gereken, durumu gayet iyi izah eden İngilizce bir epostayla Facebook yönetimine başvurmak olmalıdır. Bu tip şikayetlerde ilgili sitelerin yönetimlerinin etkili bir şekilde çalıştığı ve hızlı dönüşler yapabildiği gözlemlenmektedir. Bu nedenle birçok olayda işlem hak sahibinin yaptığı başvuruyla sonuçlanabiliyor. Bir kez yapılabilecek bu başvuruda durumu temiz bir İngilizce ile marka hukuku jargonuna uygun biçimde izah etmek can alıcı bir öneme haizdir. Bu nedenle yazılacak bir eposta bile olsa bu aşamada uzmanlık sahibi bir marka vekili veya avukattan yardım almanın uygun olacağını düşünüyoruz.

Ticari marka ihlaline dair bir iddia bildirimi gönderirken eklenmesi gereken bilgiler aşağıdadır;

  • Hak iddia edilen ticari marka,
  • Ticari markalı sözcük, sembol,
  • Ticari marka hakkının sahip olunduğu ülke veya ülkeler,
  • Marka tescil numarası,
  • Hak iddia edilen ürünlerin veya hizmetlerin kategorisi,
  • Ticari içeriği ihlal ettiği öne sürülen içeriğe yönetimin ulaşabilmesi için Facebook hesabının ismi gibi gereken bilgiler,
  • Bu içeriğin marka haklarını nasıl ihlal ettiğine ilişkin açıklamalar.

Bu girişimin bir faydası olmazsa söz konusu kullanımla alakalı her zaman savcılığa suç duyurusunda bulunulabilir. Marka ihlalini yapan kişi belliyse veya tespit ediliyorsa bu süreç pürüzsüz işliyor. Ancak eğer markayı yetkisiz kullanan kişinin kim olduğu tespit edilemiyorsa bu durumda savcılık Adalet Bakanlığı vasıtasıyla sosyal paylaşım sitesinden IP bilgilerinin tespitini istiyor. Facebook, Youtube, Twitter gibi siteler ABD mahkemeleri dışındaki adli ve idari makamlara bilgi vermediklerinden yapılan soruşturmalar bu aşamada tıkanabiliyor ve soruşturma takipsizlikle sonuçlanabiliyor.


2003 yılından itibaren Barolar Birliği’ne bağlı olarak çalışan Avukat Emre Kurt, kariyerine ticaret hukuku alanında başlamış Londra Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Ticaret Hukuku ve Marka, Patent, Faydalı Model, Telif Hakları yan genel adıyla Fikri Mülkiyet Hukuku alanında uzmanlaşmıştır. Londra Üniversitesi’ndeki ihtisasın ardından Av. Emre KURT özellikle marka, patent ve haksız rekabet hakları konusunda yoğun olarak çalışmaktadır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

Yorum Yaz