Tem 19, 2017
2058 Görüntüleme

Bilirkişilik, Hakimin Tek veya Üç Bilirkişi Görevlendirmesi

Yazan
banner

Danıştay 8. Daire
2017/759 E.- 2017/3169 K.T. 20.04.2017
MAHKEME: Ä°dare Mahkemesi
TALEP: Sınav sonuçlarının yeniden değerlendirilmesi istemi

ÖZET: Tüm ülke çapında uygulanan bir sınav hakkında yaptırılan bilirkişi incelemesinde; sınavda sorulan sorulara verilen cevaplara yönelik olarak, farklı görüşlere yer vermek ve objektif bir değerlendirme yapılmasını temin etmek amacıyla, alanlarında uzman üç bilirkişi tarafından hazırlanan bir raporun esas alınarak daha isabetli bir karar verilmesi gerekirken, tek bilirkişi tarafından hazırlanan raporun hükme esas alınması yerinde görülmediğinden alanlarında uzman üç kişilik bilirkişi heyeti oluşturulmak suretiyle yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.

KARAR: Dava; 25.09.2016 tarihinde yapılan Tıpta Uzmanlık EÄŸitimi GiriÅŸ Sınavı (TUS)’nda yer alan Temel Tıp Bilimleri Testi 55. soru ile Klinik Tıp Bilimleri Testi 12, 21 ve 64. soruların iptali ile hatalı olduÄŸu tespit edilen soruların cevaplarının tüm adaylar yönünden doÄŸru kabul edilmesi ve tam puan üzerinden sınav sonuçlarına yansıtılarak sonuçların yeniden deÄŸerlendirilmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

Ä°dare Mahkemesince; yaptırılan bilirkiÅŸi incelemesi neticesinde düzenlenen bilirkiÅŸi raporları doÄŸrultusunda davaya konu Tıpta Uzmanlık EÄŸitimi GiriÅŸ Sınavı’nda (2016-TUS Sonbahar Dönemi) yer alan Temel Tıp Bilimleri Testi 55. soru ile Klinik Bilimler Testi 21. sorunun iptaline, Klinik Bilimler Testi 12. ve 64. soruların iptali isteminin reddine karar verilmiÅŸtir.

2577 sayılı Ä°dari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ile Vergi Usul Kanununun uygulanacağı haller” baÅŸlıklı 31. maddesinde; “1. Bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda; hakimin davaya bakmaktan memnuiyeti ve reddi, ehliyet, üçüncü ÅŸahısların davaya katılması, davanın ihbarı, tarafların vekilleri, feragat ve kabul, teminat, mukabil dava, bilirkiÅŸi, keÅŸif, delillerin tespiti, yargılama giderleri, adli yardım hallerinde ve duruÅŸma sırasında tarafların mahkemenin sukünunu ve inzibatını bozacak hareketlerine karşı yapılacak iÅŸlemler ile elektronik iÅŸlemlerde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümleri uygulanır. (Ek cümle: 5/4/1990 – 3622/11 md.; DeÄŸiÅŸik:10/6/1994-4001/14 md.) Ancak, davanın ihbarı Danıştay, mahkeme veya hakim tarafından re’sen yapılır. (Ek cümle: 3/11/2016-6754/22 md.) BilirkiÅŸiler, bilirkiÅŸilik bölge kurulları tarafından hazırlanan listelerden seçilir ve bilirkiÅŸiler hakkında BilirkiÅŸilik Kanunu ve 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri uygulanır. ” kuralı yer almaktadır.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “BilirkiÅŸiye baÅŸvurulmasını gerektiren hâller” baÅŸlıklı 266. maddesinde; ” (1) Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliÄŸinden, bilirkiÅŸinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. (DeÄŸiÅŸik cümle: 3/11/2016-6754/49 md.) Ancak genel bilgi veya tecrübeyle ya da hâkimlik mesleÄŸinin gerektirdiÄŸi hukukî bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkiÅŸiye baÅŸvurulamaz. (Ek cümle: 3/11/2016-6754/49 md.) Hukuk öğrenimi görmüş kiÅŸiler, hukuk alanı dışında ayrı bir uzmanlığa sahip olduÄŸunu belgelendirmedikçe, bilirkiÅŸi olarak görevlendirilemez.” düzenlemesi ile; “BilirkiÅŸi sayısının belirlenmesi” baÅŸlıklı 267. maddesinde; “(1) Mahkeme, bilirkiÅŸi olarak, yalnızca bir kiÅŸiyi görevlendirebilir. Ancak, gerekçesi açıkça gösterilmek suretiyle, tek sayıda, birden fazla kiÅŸiden oluÅŸacak bir kurulun bilirkiÅŸi olarak görevlendirilmesi de mümkündür.” düzenlemesi bulunmaktadır.

Dava dosyasının incelenmesinden, Tıp Fakültesi mezunlarına yönelik olarak 25.09.2016 tarihinde yapılan ve davacının katıldığı Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavında (2016-TUS Sonbahar Dönemi) yer alan Temel Tıp Bilimleri Testi 55. soru ile Klinik Tıp Bilimleri Testi 12, 21 ve 64. soruların iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İdare Mahkemesince sorular üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve Temel Tıp Bilimleri Testi 55. soru için Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi olan bir bilirkişi, Klinik Bilimler Testi 12. sorusu için Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı öğretim üyesi olan bir bilirkişi, 21. sorusu için Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi bir bilirkişi ve 64. sorusu için ise Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri öğretim üyesi bir bilirkişi tarafından hazırlanan raporlar esas alınarak karar verilmiştir.

Davalı idare tarafından Mahkeme kararının iptale ilişkin kısmı temyiz edilmiştir.

Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı gibi tüm ülke çapında uygulanan sınav hakkında yaptırılan bilirkişi incelemesinde; sınavda sorulan sorulara verilen cevaplara yönelik olarak, farklı görüşlere yer vermek ve objektif bir değerlendirme yapılmasını temin etmek amacıyla, alanlarında uzman üç bilirkişi tarafından hazırlanan bir raporun esas alınarak daha isabetli bir karar verilmesi gerekirken, yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde tek bilirkişi tarafından hazırlanan rapor hükme esas alınarak karar verilmesi yerinde görülmediği için, Dairemizce alanlarında uzman üç kişilik bilirkişi heyeti oluşturulmak suretiyle yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.

Dairemizce Temel Tıp Bilimleri 55. soru için yaptırılan alanlarında uzman üç kişilik bilirkişi heyetinin incelemesi sonucu düzenlenen 31/03/2017 tarihli ortak bilirkişi raporunda özetle; soru kökünde kantitatif kültür gereken örneklerin sorulduğu, kantitatif kültür yapılabilir denmediği, dışkı, kan gibi örnekler için kantitatif kültür uygulamasının rutin bir uygulama olmadığı, bu durumda soru ve cevabının doğru olduğu; Klinik Tıp Bilimleri 21. soru için yaptırılan alanlarında uzman üç kişilik bilirkişi heyetinin incelemesi sonucu düzenlenen 22/03/2017 tarihli ortak bilirkişi raporunda özetle; oral kavitenin, dudaklar, ağız tabanı, dilin ön 2/3 kısmı, bukkal mukoza, sert damak, üst ve alt alveolar kabartılar ve retromolar trigonunu içerdiği, edidemiyolojik ve moleküler verilerin HPV ile baş boyun kanserleri arasındaki nedensel ilişkiyi gösterdiği, eldeki veriler ışığında oral kavite kanseri ile nedensel ilişkisi olan virüs tipi HPV olduğu, soru ve cevabın doğru olarak değerlendirildiği sonucuna varılmıştır.

Taraflara tebliğ edilen bilirkişi raporlarına itirazda bulunulmamış olup, bilirkişi raporlarının hükme esas alınabileceği sonucuna varılmıştır.

Bu durumda; Dairemizce yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen bilirkişi raporları doğrultusunda 25.09.2016 tarihinde yapılan ve davacının katıldığı Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavında yer alan Temel Tıp Bilimleri 55. soru ve cevabı ile Klinik Tıp Bilimleri 21. soru ve cevabı objektif ölçme ve değerlendirme ilkelerine ve hukuka aykırılık teşkil etmemektedir.

Açıklanan nedenlerle; Ä°dare Mahkemesi’nce verilen kararın temyize konu kısmının kaldırılmasına, TUS’da yer alan 2 soru yönünden davanın reddine 20/04/2017 tarihinde oybirliÄŸiyle karar verildi.


2003 yılından itibaren Barolar Birliği’ne bağlı olarak çalışan Avukat Emre Kurt, kariyerine ticaret hukuku alanında başlamış Londra Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Ticaret Hukuku ve Marka, Patent, Faydalı Model, Telif Hakları yan genel adıyla Fikri Mülkiyet Hukuku alanında uzmanlaşmıştır. Londra Üniversitesi’ndeki ihtisasın ardından Av. Emre KURT özellikle marka, patent ve haksız rekabet hakları konusunda yoğun olarak çalışmaktadır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

Yorum Yaz