May 8, 2018
1956 Görüntüleme

Hatalı Ameliyat, İdarenin Kusuru, Maddi Tazminat

Yazan
banner

Danıştay 15. Dairesi
2016/1210 E. 2016/3172 K.
K. Tarihi: 04.05.2016
Mahkeme: İdare Mahkemesi
KONU: İdarenin hizmet kusuruna istinaden tazminat talebinin davalı idareden tazmini istemi.
ÖZET: Davacının guatır ameliyatı sonucu davacının ses tellerinin kesilmesi ve felç olmasında idarenin hizmet kusuru bulunduğundan bahisle toplam 70.000,00 TL tazminatın davalı idareden tazminine karar verilmesi.
KARAR: İdare Mahkemesi’nin 22/12/2015 tarih ve … Sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. Savunma verilmemiştir. Danıştay Tetkik Hakimi Düşüncesi: Davacının temyiz isteminin kabulüyle hüküm fıkrası 2577 Sayılı Kanun’un 24. maddesine uygun olmayan İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir. Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesince, dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden yürütmenin durdurulması talebi görüşülmeden, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü: Dava; 04/01/2008 tarihinde … Numune ve Araştırma Hastanesinde gerçekleşen guatır ameliyatı sonucu davacının ses tellerinin kesilmesi ve felç olmasında idarenin hizmet kusuru bulunduğundan bahisle 30.000,00 TL maddi, 40.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 70.000,00 TL tazminatın davalı idareden olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılmıştır. … İdare Mahkemesince, davalı idarece sunulan sağlık hizmetinin işleyişinde hizmet kusuru bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüyle 30.000,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın idareye başvuruda bulunulan 18/02/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacıya ödenmesine karar verilmiştir. … İdare Mahkemesince verilen 28.12.2012 tarih ve … Sayılı karar, Dairemizin 09.04.2014 tarih ve … Sayılı kararıyla onanmış olup, davacı tarafından verilen 21.02.2014 tarihli miktar artırım dilekçesinde; 2577 Sayılı Kanun’un 6459 Sayılı Kanun ile değişik 16/4 maddesi uyarınca maddi tazminat miktarının 79.898,00 TL artırılmasına karar verilmesi istenildiğinden bu hususta yeniden bir karar verilmek üzere dosya Mahkemesine gönderilmiştir. … İdare Mahkemesince, 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun Geçici 7. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bilirkişi raporunda belirtilen efor kaybı miktarının kalan kısmını teşkil eden ve ıslah edilen “79.898,00 tazminatın kabulü gerekmektedir” denilerek hüküm fıkrasına geçilmiş, fakat hüküm fıkrasında vekalet ücreti ve yargılama giderlerine dair hüküm kurulmasına rağmen, ödenecek tazminat miktarı ve bu tazminata yasal faiz işletilip işletilmeyeceğine, faiz işletilecekse bunun hangi tarihten itibaren başlatılacağına dair bir hüküm kurulmamıştır. Davalı idare ve müdahil tarafından Mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu, vekalet ücretine dair hesaplamanın yanlış yapıldığı, davacı tarafından ise kararın hüküm fıkrasında tazminat ve yasal faize dair hüküm kurulmadığı gerekçesiyle kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. Davalı idarenin temyiz istemi açısından, 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun Geçici 7. maddesinin 1.fıkrası uyarınca miktar artırımı dilekçesinin kanun yolu aşamasında da verilebileceği açık olup, davalı idarenin mahkemece nihai karar verilinceye kadar miktar artırımı dilekçesinin verilebileceği yönündeki itirazı yerinde görülmemiştir. Yine aynı şekilde vekalet ücretinin hesabının da 2016 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uygun hesaplandığı görülmüş olup, davalı idarenin temyiz isteminin yerinde olmadığı anlaşılmıştır. 2577 Sayılı Kanun’un 24. maddesine göre mahkeme kararlarında; kararın dayandığı hukuki sebepler ile gerekçesi ve hüküm: tazminat davalarında hükmedilen tazminatın miktarının belirtilmesi zorunlu olup, temyizen incelenen Mahkeme kararının hüküm fıkrasında, kabul edilen tazminat miktarı ve bu tazminata faiz işletilip işletilmeyeceği hususuna yer verilmediği görülmektedir. Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin reddine, davacının temyiz isteminin kabulüne, … İdare Mahkemesi’nin 22/12/2015 tarih ve … Sayılı kararının, BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 Sayılı Kanun’un 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


2003 yılından itibaren Barolar Birliği’ne bağlı olarak çalışan Avukat Emre Kurt, kariyerine ticaret hukuku alanında başlamış Londra Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Ticaret Hukuku ve Marka, Patent, Faydalı Model, Telif Hakları yan genel adıyla Fikri Mülkiyet Hukuku alanında uzmanlaşmıştır. Londra Üniversitesi’ndeki ihtisasın ardından Av. Emre KURT özellikle marka, patent ve haksız rekabet hakları konusunda yoğun olarak çalışmaktadır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

Yorum Yaz