Oca 29, 2015
2012 Görüntüleme

Alan Adının Kötü Niyetle Tescili

Yazan
banner

Marka ihlali yaratan alan adlarında şikayet edilen alan adının üzerinde bu alan adını kullanan kişi veya şirketin haklı bir menfaati bulunmamalıdır. Şikayet dilekçelerinde haklı bir menfaatin bulunmadığı yönündeki beyan karine yaratmakta ve aksini kanıtlamak şikayet edilen tarafa düşmektedir. Bu durum, özellikle alan adının şikayet edilenin unvanı olduğu veya alan adının uzun zamandan beri iyi niyetle şikayet edilen tarafından kullanıldığı durumlarda eposta yoluyla ulaştırılan tahkim dilekçelerinde cevap vermenin önemini arttırmaktadır.

Kurallara göre ihlal için hem kayıt hem de kullanma esnasında kötü niyet olmalıdır. Bu nedenle mevcut sistem şikayetçinin iddialarını kanıtlamasını zorlaştırmaktadır.

Kötü niyet hallerine bazı örnekler tahkim kurallarında sayılmış olmakla birlikte örneğin rakip internet sitelerine yönlendirmek için bir web sitesinin alınıp kullanılması kötü niyet teşkil edebilir.

Tahkim konusundaki kararlara göre, alan adı kötü niyetle alınmış hatta bir süre satılığa çıkartılmış olsa bile alan adı daha sonra iyi niyetli bir başkası tarafından devralınır ve bu kişi de alan adını dürüst bir şekilde ticaretinde kullanırsa artık kötü niyetten bahsedilemeyebilir. Bu konudaki kararlar marka ihlali yaratan alan adı hususunda seri bir şekilde harekete geçilmesinin en doğru davranış olacağını göstermektedir.

Diğer yandan, heyetin kararlarına göre ilk kayıt iyi niyetle yapılmışsa sonraki yenileme kötü niyetle yapılmış olsa dahi artık kötü niyetten bahsedilemeyecektir. Bu durumda bir distribütörlük anlaşmasına dayanarak alan adını alan kişi bu alan adıyla ilgili distribütörlüğü bitmesine rağmen alan adı için yenileme yaparsa başlangıçta meşru bir menfaate dayanarak alan adını almış olduğundan kötü niyetten bahsedilemeyecektir.

Yasal bir menfaati olmadan uzun bir süre alana adına ait siteye sitenin halen hazırlanmakta olduğuna dair bir bilgi koyarsa bu da kötü niyetli kullanım olarak değerlendirilir.

Benzer şekilde karışıklığa yol açacak kadar benzer bir alan adını alıp bu ihlale konu alan adını internette şikayetçiye zarar verecek sitelere yönlendirmek için kullanılması da yasal menfaat eksikliğinden kötü niyetli kabul edilmektedir.

Marka adının bir başka anlamı varsa ya da farklı bir amaç için kullanılıyorsa alan adını kaydettiren kişinin zarar vermek ya da asıl hak sahibini itibarı üzerinden hak sağlamak gibi bir amacı yoksa bu tip kullanımlar iyi niyetli kabul edilir.

Hak sahibine ait marka ile aynı olan veya yanılgıya yol açacak denli benzer olan alan adlarının kaydettirilmesi ihlale konu alan adını tıklanma yoluyla kar sağlanan online pazarlama sitelerinde kullanma pek çok davada ihlal olarak görülmüştür.

Eğer kendisinden şikayet edilen taraf internette hukuka uygun olarak şikayetçinin ürünlerinin satışını gerçekleştiriyorsa ve şikayetçinin iş yaşamına zarar vermek, rahatsız etmek gibi bir niyeti yoksa bu durumda kötü niyetin olmadığı kabul edilir.

Son olarak, benzer birçok alan adının alınmış ama kullanılmamış olması da asıl hak sahibine engel olma niyetinin varlığını gösterebilmektedir.


2003 yılından itibaren Barolar Birliği’ne bağlı olarak çalışan Avukat Emre Kurt, kariyerine ticaret hukuku alanında başlamış Londra Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Ticaret Hukuku ve Marka, Patent, Faydalı Model, Telif Hakları yan genel adıyla Fikri Mülkiyet Hukuku alanında uzmanlaşmıştır. Londra Üniversitesi’ndeki ihtisasın ardından Av. Emre KURT özellikle marka, patent ve haksız rekabet hakları konusunda yoğun olarak çalışmaktadır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

Yorum Yaz