Kas 21, 2023
62 Görüntüleme

Sınai Mülkiyet Kanununun(SMK) 83. Maddesi Patent İşbirliği Anlaşması ve Avrupa Patent Sözleşmesi

Yazan
banner

SMK m. 83 Sınai Mülkiyet Kanununun 83. Maddesi

Yenilik, buluş basamağı ve sanayiye uygulanabilir olma

MADDE 83- (1) Tekniğin bilinen durumuna dâhil olmayan buluşun yeni olduğu kabul edilir.
(2) Tekniğin bilinen durumu, başvuru tarihinden önce dünyanın herhangi bir yerinde, yazılı veya sözlü tanıtım yoluyla ortaya konulmuş veya kullanım ya da başka herhangi bir biçimde açıklanmış olan toplumca erişilebilir her şeyi kapsar.
(3) Başvuru tarihinde veya bu tarihten sonra yayımlanmış olan ve başvuru tarihinden önceki tarihli ulusal patent ve faydalı model başvurularının ilk içerikleri tekniğin bilinen durumu olarak dikkate alınır. Bu hüküm,
a) 5/1/1996 tarihli ve 96/7772 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile katılmamız kararlaştırılan Patent İşbirliği Antlaşması uyarınca yapılan uluslararası patent başvurularından, Patent İşbirliği Antlaşmasının 22. ve 39. maddelerine göre yönetmelikte belirtilen şartlara uygun olarak ulusal aşamaya giriş yapan patent ve faydalı model başvurularını,
b) 7/6/2000 tarihli ve 2000/842 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile katılmamız kararlaştırılan Avrupa Patentlerinin Verilmesi ile İlgili Avrupa Patent Sözleşmesinin 153. maddesinin beşinci fıkrasındaki gereklilikleri sağlayan, uluslararası başvuruya dayanan Avrupa patent başvurularını ve Avrupa Patent Sözleşmesinin 79. maddesinin ikinci fıkrasına göre Türkiye’nin belirlendiği ve ilgili belirleme ücretinin ödendiği Avrupa patent başvurularını,
da kapsar.
(4) Tekniğin bilinen durumu dikkate alındığında, ilgili olduğu teknik alandaki uzmana göre aşikâr olmayan buluşun, buluş basamağı içerdiği kabul edilir.
(5) Üçüncü fıkra uyarınca tekniğin bilinen durumu olarak dikkate alınan başvuruların ve belgelerin içerikleri, buluş basamağının değerlendirilmesinde dikkate alınmaz.
(6) Buluş, tarım dâhil sanayinin herhangi bir dalında üretilebilir veya kullanılabilir nitelikteyse, sanayiye uygulanabilir olduğu kabul edilir.


Patent İşbirliği Anlaşması (PCT) Nedir?

Patent İşbirliği Anlaşması (PCT), 1970 yılında Washington’da imzalanmış ve 1978 yılında yürürlüğe girmiştir. PCT, buluşların uluslararası düzeyde korunmasını kolaylaştırmak amacıyla oluşturulmuş bir anlaşmadır. PCT kapsamında yapılan başvurular, anlaşmaya taraf olan 153 ülke tarafından kabul edilir.

PCT’nin Amacı

PCT’nin amacı, buluşların uluslararası düzeyde korunmasını kolaylaştırmaktır. PCT, buluş sahiplerinin, tek bir uluslararası başvuru ile, anlaşmaya taraf olan 153 ülkede patent başvurusu yapmalarına olanak tanır.

PCT’nin Yararları

PCT, buluş sahiplerinin, uluslararası düzeyde patent başvurusu yapmalarını kolaylaştırarak, aşağıdaki faydaları sağlar:

  • Buluş sahiplerinin, zaman ve maliyet tasarrufu sağlar.
  • Buluş sahiplerinin, daha geniş bir pazara erişmesini sağlar.
  • Buluş sahiplerinin, patent başvurularının daha hızlı sonuçlandırılmasını sağlar.

PCT’nin Kapsamı

PCT, buluşların patentlenebilirliği konusunda, anlaşmaya taraf olan ülkelerin kendi patent kanunlarını uygular. Ancak, PCT, buluşların patentlenebilirliğini değerlendirmek için, uluslararası bir araştırma ve inceleme sistemi sunar.

PCT’nin Uygulaması

PCT kapsamında yapılan bir başvuru, öncelikli olarak, PCT Uluslararası Ofisi (WIPO) tarafından incelenir. Bu inceleme sonucunda, buluşun teknik olarak yeni olup olmadığı ve buluş basamağı içerip içermediği değerlendirilir. Bu inceleme sonucunda, buluşun patentlenebilir olmadığına karar verilmesi halinde, başvuru reddedilir.

Başvuru, teknik olarak yeni ve buluş basamağı içerdiğine karar verilmesi halinde, başvurunun yapıldığı tarihten itibaren 18 ay içinde, anlaşmaya taraf olan herhangi bir ülkede, ulusal patent başvurusu yapılması gerekir. Bu başvuru, ilgili ülkenin patent kanununa göre değerlendirilir.

PCT’nin Yararları

PCT, buluş sahiplerinin, uluslararası düzeyde patent başvurusu yapmalarını kolaylaştırarak, aşağıdaki faydaları sağlar:

  • Buluş sahiplerinin, zaman ve maliyet tasarrufu sağlar.
  • Buluş sahiplerinin, daha geniş bir pazara erişmesini sağlar.
  • Buluş sahiplerinin, patent başvurularının daha hızlı sonuçlandırılmasını sağlar.

PCT’nin içeriği

PCT, patent başvurularının nasıl yapıldığını, araştırıldığını ve incelendiğini düzenleyen bir dizi hüküm içerir. PCT’nin temel hükümleri şunlardır:

  • Uluslararası başvuru: PCT, uluslararası başvuru yapmayı sağlar. Uluslararası başvuru, bir buluşun patentlenebilirliğini değerlendirmek için yapılan ilk başvurudur. Uluslararası başvuru, herhangi bir PCT üyesi ülkeye yapılabilir.
  • Uluslararası araştırma raporu: PCT, uluslararası araştırma raporu hazırlamayı sağlar. Uluslararası araştırma raporu, buluşun tekniğin bilinen durumuna göre patentlenebilir olup olmadığını değerlendirir. Uluslararası araştırma raporu, WIPO Uluslararası Araştırma Birimi tarafından hazırlanır.
  • Uluslararası inceleme raporu: PCT, uluslararası inceleme raporu hazırlamayı sağlar. Uluslararası inceleme raporu, buluşun patentlenebilirliğini daha derinlemesine değerlendirir. Uluslararası inceleme raporu, WIPO Uluslararası İnceleme Birimi tarafından hazırlanır.
  • Ulusal veya bölgesel başvuru: PCT, uluslararası başvurunun temelinde ulusal veya bölgesel başvuru yapılmasını sağlar. Ulusal veya bölgesel başvuru, buluşun patentlenmesi için ilgili ülkenin veya bölgenin patent kanunlarına göre yapılır.

Başvuru Süreci

PCT kapsamında yapılan başvurular, anlaşmaya taraf olan herhangi bir ülkenin patent ofisine yapılabilir. Başvuru, başvuru formu, buluşun açıklamaları ve çizimleri ile birlikte yapılır. Başvuru, anlaşmaya taraf olan herhangi bir dilde yapılabilir.

Araştırma ve İnceleme Süreci

Başvuru, başvuru tarihinden itibaren 18 ay içinde, anlaşmaya taraf olan herhangi bir ülkenin patent ofisi tarafından incelenir. İnceleme sonucunda, buluşun yenilik, buluş basamağı ve sanayide uygulanabilirlik unsurlarını taşıyıp taşımadığına karar verilir.

Başvurunun Sonuçlandırılması

Araştırma sonucunda buluşun patentlenebilir olduğu tespit edilirse, başvuru, anlaşmaya taraf olan herhangi bir ülkede tescil için kabul edilir. Tescil için başvuru, ilgili ülkenin patent ofisine yapılır.

PCT’nin Uygulaması

PCT, buluşların uluslararası düzeyde korunmasını kolaylaştırarak, buluşları teşvik etmeyi ve teknolojik gelişmeyi hızlandırmayı amaçlamaktadır. PCT, aşağıdaki avantajlar sağlamaktadır:

  • Tek bir başvuru ile 153 ülkede patent başvurusu yapılabilir.
  • Başvuru süreci, anlaşmaya taraf olan herhangi bir ülkeden yapılabilir.
  • Başvuru, anlaşmaya taraf olan herhangi bir dilde yapılabilir.
  • Başvuru, anlaşmaya taraf olan herhangi bir ülkeden incelemeye tabi tutulabilir.

PCT’nin Türkiye’deki Uygulaması

Türkiye, Patent İşbirliği Anlaşması’na (PCT) 1 Ocak 1996 tarihinde üye olmuştur. PCT, buluşların uluslararası düzeyde korunmasını kolaylaştırmak amacıyla oluşturulmuş bir uluslararası anlaşmadır. PCT kapsamında yapılan bir başvuru, öncelikli olarak, PCT Uluslararası Ofisi (WIPO) tarafından incelenir. Bu inceleme sonucunda, buluşun teknik olarak yeni olup olmadığı ve buluş basamağı içerip içermediği değerlendirilir. Bu inceleme sonucunda, buluşun patentlenebilir olmadığına karar verilmesi halinde, başvuru reddedilir.

PCT’nin Türkiye’deki uygulaması şu şekildedir:

  • Türkiyeli buluş sahipleri, tek bir PCT başvurusu ile, anlaşmaya taraf olan 153 ülkede patent başvurusu yapabilirler.
  • PCT başvurusu, Türk Patent ve Marka Kurumu’na (TÜRKPATENT) yapılır.
  • TÜRKPATENT, başvuruyu PCT Uluslararası Ofisi’ne (WIPO) iletir.
  • WIPO, başvuruyu inceler ve buluşun patentlenebilir olup olmadığını değerlendirir.
  • WIPO, buluşun patentlenebilir olduğuna karar vermesi halinde, başvurunun yapıldığı tarihten itibaren 18 ay içinde, anlaşmaya taraf olan herhangi bir ülkede, ulusal patent başvurusu yapılması gerekir.
  • Bu başvuru, ilgili ülkenin patent kanununa göre değerlendirilir.

PCT’nin Türkiye’ye sağladığı faydalar şunlardır:

  • Türkiyeli buluş sahiplerinin, uluslararası düzeyde patent başvurusu yapmalarını kolaylaştırır.
  • Türkiyeli buluş sahiplerinin, daha geniş bir pazara erişmesini sağlar.
  • Türkiyeli buluş sahiplerinin, patent başvurularının daha hızlı sonuçlandırılmasını sağlar.

PCT, Türkiye’de oldukça yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. 2023 yılı itibarıyla, Türkiye’den PCT kapsamında toplam 15.000’den fazla başvuru yapılmıştır.

PCT, uluslararası patent başvurularının yapılması ve işlenmesini kolaylaştırmak için önemli bir rol oynamaktadır. PCT, gelecekte de, buluş sahiplerinin, uluslararası patent başvurularını yapmalarını kolaylaştırmaya devam edecektir.


Avrupa Patent Sözleşmesi (EPC), 1973 yılında imzalanan ve 1977 yılında yürürlüğe giren bir uluslararası anlaşmadır. EPC, Avrupa Birliği içinde patent başvurularının yapılmasını ve işlenmesini kolaylaştırmak amacıyla oluşturulmuştur.

EPC’nin Amacı

EPC’nin amacı, buluşların Avrupa Birliği içinde korunmasını kolaylaştırmaktır. EPC, buluş sahiplerinin, tek bir başvuru ile, Avrupa Birliği’nin 38 ülkesinde patent başvurusu yapmalarına olanak tanır.

EPC’nin Kapsamı

EPC, buluşların patentlenebilirliği konusunda, anlaşmaya taraf olan ülkelerin kendi patent kanunlarını uygular. Ancak, EPC, buluşların patentlenebilirliğini değerlendirmek için, uluslararası bir araştırma ve inceleme sistemi sunar.

EPC’nin Uygulaması

EPC kapsamında yapılan bir başvuru, öncelikli olarak, Avrupa Patent Ofisi (EPO) tarafından incelenir. Bu inceleme sonucunda, buluşun teknik olarak yeni olup olmadığı ve buluş basamağı içerip içermediği değerlendirilir. Bu inceleme sonucunda, buluşun patentlenebilir olmadığına karar verilmesi halinde, başvuru reddedilir.

Başvuru, teknik olarak yeni ve buluş basamağı içerdiğine karar verilmesi halinde, başvurunun yapıldığı tarihten itibaren 31 ay içinde, anlaşmaya taraf olan herhangi bir ülkede, ulusal patent başvurusu yapılması gerekir. Bu başvuru, ilgili ülkenin patent kanununa göre değerlendirilir.

EPC’nin Yararları

EPC, buluş sahiplerinin, Avrupa Birliği içinde patent başvurusu yapmalarını kolaylaştırarak, aşağıdaki faydaları sağlar:

  • Buluş sahiplerinin, zaman ve maliyet tasarrufu sağlar.
  • Buluş sahiplerinin, daha geniş bir pazara erişmesini sağlar.
  • Buluş sahiplerinin, patent başvurularının daha hızlı sonuçlandırılmasını sağlar.

EPC’nin Türkiye’ye Faydaları

Türkiye, 2017 yılında EPC’ye taraf olmuştur. Bu sayede, Türk buluş sahipleri, tek bir başvuru ile, Avrupa Birliği’nin 38 ülkesinde patent başvurusu yapabilme imkanına kavuşmuştur. Bu durum, Türk buluş sahiplerine, aşağıdaki faydaları sağlamaktadır:

  • Zaman ve maliyet tasarrufu: Türk buluş sahipleri, EPC kapsamında tek bir başvuru yaparak, Avrupa Birliği’nin 38 ülkesinde patent başvurusu yapabilmektedir. Bu durum, Türk buluş sahiplerinin, zaman ve maliyet tasarrufu sağlamasına yardımcı olmaktadır.
  • Daha geniş bir pazara erişim: Avrupa Birliği, dünyanın en büyük ekonomik birliklerinden biridir. EPC kapsamında yapılan bir başvuru, Türk buluş sahiplerine, Avrupa Birliği’nin geniş pazarına erişim imkanı sunmaktadır.
  • Daha hızlı sonuçlandırma: EPC kapsamında yapılan bir başvuru, EPO tarafından hızlı bir şekilde sonuçlandırılmaktadır. Bu durum, Türk buluş sahiplerinin, patent başvurularının daha hızlı sonuçlandırılmasını sağlamaktadır.

EPC’nin Temel Hükümleri

EPC, 130 maddeden oluşmaktadır. EPC’nin temel hükümleri, aşağıdaki gibidir:

  • Buluşların patentlenebilirliği: EPC, buluşların patentlenebilirliği konusunda, anlaşmaya taraf olan ülkelerin kendi patent kanunlarını uygular. Ancak, EPC, buluşların patentlenebilirliğini değerlendirmek için, uluslararası bir araştırma ve inceleme sistemi sunar.
  • Başvuru: EPC kapsamında yapılan bir başvuru, öncelikli olarak, EPO tarafından incelenir. Bu inceleme sonucunda, buluşun teknik olarak yeni olup olmadığı ve buluş basamağı içerip içermediği değerlendirilir.
  • Ulusal patent başvurusu: Başvuru, teknik olarak yeni ve buluş basamağı içerdiğine karar verilmesi halinde, başvurunun yapıldığı tarihten itibaren 31 ay içinde, anlaşmaya taraf olan herhangi bir ülkede, ulusal patent başvurusu yapılması gerekir. Bu başvuru, ilgili ülkenin patent kanununa göre değerlendirilir.

Sonuç

EPC, buluşların Avrupa Birliği içinde korunmasını kolaylaştırmak için önemli bir rol oynamaktadır. EPC, buluş sahiplerinin, tek bir başvuru ile, Avrupa Birliği’nin 38 ülkesinde patent başvurusu yapabilmelerine olanak tanımaktadır. Bu durum, buluş sahiplerinin, zaman ve maliyet tasarrufu sağlamasına, daha geniş bir pazara erişmesine ve patent başvurularının daha hızlı sonuçlandırılmasına yardımcı olmaktadır.


https://www.google.com/search?q=avrupa+patent+s%C3%B6zle%C5%9Fmesi&oq=avrupa+patent+s%C3%B6z&gs_lcrp=EgZjaHJvbWUqBwgAEAAYgAQyBwgAEAAYgAQyBggBEEUYOTIICAIQABgWGB4yCAgDEAAYFhge0gEIMzk4OWowajeoAgCwAgA&sourceid=chrome&ie=UTF-8

https://www.artuklu.edu.tr/dosyalar/turkpatentbirimi/y%C3%B6netmelik/pct.pdf

Sınai Mülkiyet Kanununun 82. Maddesi SMK m. 82 Patent Tescilinin Şartları


2003 yılından itibaren Barolar Birliği’ne bağlı olarak çalışan Avukat Emre Kurt, kariyerine ticaret hukuku alanında başlamış Londra Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Ticaret Hukuku ve Marka, Patent, Faydalı Model, Telif Hakları yan genel adıyla Fikri Mülkiyet Hukuku alanında uzmanlaşmıştır. Londra Üniversitesi’ndeki ihtisasın ardından Av. Emre KURT özellikle marka, patent ve haksız rekabet hakları konusunda yoğun olarak çalışmaktadır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

Yorum Yaz