Ağu 16, 2023
114 Görüntüleme

Eregli Alan adı WIPO kararı ile WIPO Kararından Farklı Yargı Kararı

Yazan
banner

Alan adı uyuşmazlıklarında WIPO en çok tercih edilen, en hızlı ve en ekonomik çözüm yöntemidir. Ancak özellikle alan adının kullanıldığı, alan adı üzerinde şikayet edilenin ve şikayet edenin önceye dayalı kullanımdan markadan, unvandan kaynaklı haklarının bulunduğu durumlarda WIPO’dan verim almak güçleşmekte, mahkemeler nezdinde olumlu sonuç alma olasılığı daha yüksek olmaktadır.

WIPO’daki tahkimi olumsuz sonuçlanan EREĞLİ’nin mahkemeden istediği sonucu alabilmesi hukukumuzda bu konudaki nadir örneklerden.


WIPO Arbitration and Mediation Center
İDARİ HAKEM KARARI
Ereğli Demir ve Çelik FabrikalarI A.Ş. v. Erdemir Ereğli Sigorta ve Aracılık Hizmetleri LTD. ŞTİ.
Dava No. D2014-1337

Hakem, Şikayet Eden’in ihtilaflı alan adının Şikayet Eden ile bağlantısı olduğu izlenimi yaratacak şekilde web sayfasında demir çelikle alakalı görsellere yer verildiği iddiasını Dilekçe eklerinde görmektedir. Ancak bu görsellerin web sayfasında kullanılmasının mutlak suretle iltibas tehlikesi doğuracağını söylemek mümkün değildir.

Hakem, sunulan eklerden ve yapılan araştırmadan Şikayet Eden’in 2012 ve 2014 yıllarında ihtilaflı alan adının satılık olduğu iddialarının doğru olduğu kabul etmektedir. Ancak ihtilaflı alan adının satılık olması Şikayet Edilen’in kötü niyetli hareket ettiğini söylemek için yeterli değildir. Ayrıca Şikayet Edilen’in sunduğu delillerden anlaşıldığı üzere Şikayet Edilen ihtilaflı alan adını 25 Mayıs 2014 tarihinde devralmıştır. Devir tarihi sonrasında ise ihtilaflı alan adının satışa çıkmadığı veya iltibas yaratacak bir kullanımının bulunmadığı görülmektedir. Dolayısıyla ihtilaflı alan adının bu tarihten önceki kullanımları yani iltibas yaratacak görsellerin kullanılması ya da ihtilaflı alan adının satışa sunulması Şikayet Edilen’i bağlamamaktadır. Hakem, Şikayet Eden’in devir tarihi olan 25 Mayıs 2014 tarihinden sonra kötü niyetli bir kullanımı olduğuna dair delile rastlanmamıştır.

Şikayet Edilen tarafından kötü niyetli tescil ve kullanımın gerçekleştirildiğinin ispatlanması yükü Şikayet Eden üzerindedir. Hakem, tescil ve kullanıma ilişkin tüm iddia, cevap ve delilleri değerlendirdikten sonra, Şikâyet Edilen’in ihtilaflı alan adını kötü niyetle tescil ettirdiğine ve kullanmakta olduğuna ikna olmamıştır.

Bu çerçevede Hakem, Politika’nın üçüncü şartı konusunda Şikayet Edilen lehine karar vermiştir.

YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ
E. 2021/4783 K. 2022/8909 T. 12.12.2022

Davacı vekili, ERDEMİR ibareli markaların 1992 yılında çeşitli mal ve hizmet sınıflarında davacı adına tescil edildiğini ayrıca ticaret unvanının da Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları A.Ş. olduğunu ve uzun yıllardır ERDEMİR ibaresinin demir çelik üreticisi olan davacı tarafından kullanıldığını, 2008/65583 tescil numaralı “ERDEMİR+şekil” ibaresinin de Türkiye ve daha bir çok ülkede davacı adına tescilli olup tanınmış marka başvurusunda da bulunulduğunu, 05.01.1997 tarihinden beri tescilli “www.erdemir.com.tr” alan adı altındaki site üzerinden davacının online satış işlemlerini gerçekleştirdiğini, davalının ise “www.erdemir.com” alan adını kötü niyetli kullandığını, davacının online satış işlemlerini gerçekleştirdiği bildirilen web sitesi ile karışıklığa yol açtığını, davacının pek çok potansiyel müşterisinin davalı tarafından işgal edilen alan adına yönlendirildiğini, davalının davacıya gönderdiği e-posta ile alan adının devrini istediğini, bu durumun kötü niyetini ortaya koyduğunu, davalının ticaret unvanında Erdemir ibaresinin kullanılmasının da kabul edilemez olduğunu, davacının kullanımının çok daha önceye dayandığını, davalının iddia ettiği 25.05.2014 tarihli alan adının devri sözleşmesinin devreden tarafının mahkeme kararıyla sabit olduğu üzere sahibi olmadığı bir hakkı devrettiğini, bu nedenle devrin geçersiz, davalının bu devreden kişilerle irtibat halinde ve kötü niyetli olduğunu, davacının markasının itibarının zedelendiğini, eylemlerin haksız rekabet oluşturduğunu, ticaret unvanına tecavüzün de bulunduğunu belirterek davalının haksız rekabet ve ” Erdemir” markasına tecavüz eylemlerinin durdurulmasına, “Erdemir” markasının davalı tarafından internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde, alan adı, yönlendirici kod anahtar sözcük veya benzeri biçimlerde kullanılmasının yasaklanmasına, www.erdemir .com alan adı üzerindeki hakkın davalı tarafından davacıya devredilmesine, davalının “Erdemir Ereğli Sigorta ve Aracılık Hiz. Ltd. Şti.” şeklindeki ticaret unvanının ticaret sicilinden terkinine, mahkemece davalının ticaret unvanının terkinine karar verilmeyecek ise “Erdemir” ibaresinin davalının ticaret ünvanından silinmesine, davalının tüm yazılı, basılı görsel veya işitsel belgelerinde veya yayınlarında ve reklamlarında “Erdemir” ibaresinin kullanılmasının yasaklanmasına, ayrıca müvekkil şirketin ticari itibarının zarar görmesi nedeniyle 50.000.- TL manevi tazminat ile marka itibarının zarar görmesi nedeniyle 50.000.- TL itibar tazminatına hükmedilmesine kesinleşmiş kararın tamamının günlük gazetede ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir

Davalı vekili, davalı firmanın faaliyet alanı ile davacının faaliyet alanının farklı olduğunu, müvekkili firmanın sigortacılık alanında faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, www.erdemir.com alan adını hukuka uygun surette temin ettiğini, ticaret unvanı içerisinde yer alan “Erdemir” ibaresini ve alan adını kullanmakta tamamen iyi niyetli hareket ettiğini, davacının, davalı şirketin iyi niyetli olmadığı yönünde ileri sürdüğü iddiaların mesnetsiz, davacı tarafça talep edilen tazminat miktarlarının fahiş olduğunu, müvekkilinin dava konusu alan adının kullanımından kaynaklanan meşru hakkı bulunduğunu, davacının “Erdemir” markaları ve müvekkilinin www.erdemir.com.tr alan adının farklı oluşu nedeniyle davacı şirketin, davalı şirketin ihtilaflı alan adını elinde bulundurmaya yönelik olarak hiç bir hakkı ya da haklı menfaati bulunmadığını, ihtilaflı alan adının kötü niyetli tescil edildiğini ve kullanıldığını ileri sürerek ihtilaflı alan adının kendilerine transferi talebi ile söz konusu uyuşmazlığın çözümü için 6 Ağustos 2014 tarihinde WİPO’ya şikayette bulunduklarını, yapılan değerlendirme sonunda davalının kötü niyetli bir kullanımının olduğuna dair herhangi bir delile rastlanmadığını, davacının haksız şikayetinin reddedildiğini, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.

İlk derece mahkemesince, davalının, şirketin unvanını daha önce davacı tarafa ait internet sitesi alan adının satın alınmasından sonra 04.07.2001 tarihinde Erdemir Değerli Sigorta olarak ve 29.12.2011 tarihinde de Erdemir Ereğli Sigorta olarak değiştirmesi ve dava dilekçesi ekinde sunulan e-mail yazışmalarına göre alan adını devralan davalı şirketin alan adını 100.000-USD karşılığında davacı şirkete devretmeyi teklif etmiş olması göz önüne alındığında davalının www.erdemir.com alan adını devralıp kullanmasının kötü niyetli olduğu, davalının internet sitesindeki Erdemir ibaresini markasal kullanımının davacının tanınmış markasına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiği kanaatine varılarak tecavüzün ve haksız rekabetin durdurulmasına, alan adının davacının tescilli tanınmış markası ile iltibas yarattığından, 556 Sayılı KHK 9/2-e bendi gereğince; markanın kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı bulunmamasına rağmen markanın aynısını internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı olarak ve site içeriğinde kullandığından, alan adını kullanmasının yasaklanmasına ve umumun erişimine sunulmasının engellenmesine karar verildiği, ancak alan adının davacı tarafa devri talebi konusunda Mahkemenin görevli olmadığından, Uluslararası Tahkim Kurulu’nun internet alan adının devri konusunda görevli olması nedeniyle talebin reddine karar vermek gerektiği davacı şirketin ticaret sicil ve marka tescil kayıtları ile davalı şirketin ticaret sicil kayıtları incelendiğinde, tescil tarihleri itibari ile davalının ticaret unvanındaki Erdemir ibaresinin, davacının ticaret unvanı ile tescilli markaları, Ereğli ibaresinin de ticaret unvanındaki Ereğli ibaresi ile iltibas yarattığı kanaatine varıldığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, davalı şirketin davacının tescilli ERDEMİR markalarına tecavüz ve haksız rekabetin durdurulmasına, davalının www.erdemir.com alan adını kullanmasının yasaklanmasına ve umumun erişimine sunulmasının engellenmesine, alan adının devri talebinin reddine, davalının ERDEMİR ibaresini öne çıkararak internet sitelerinde yada başka mecralarda markasal olarak kullanımının önlenmesine, davalı şirketin ticaret ünvanından “ERDEMİR EREĞLİ” ibaresinin terkinine, manevi tazminat talebinin kısmen kabülü ile 10.000.- TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebi ile itibar tazminat talebinin reddine, hükmün karar kesinleştiğinde masrafı davalıdan alınarak günlük gazetelerden biri ile ilanına karar verilmiştir.

Karar, davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince, mahkemece e-mail yazışmasına göre davalının kötüniyetli olduğu kabul edilmiş ise de, bilirkişi raporunda dava konusu www.erdemir.com şeklindeki alan adının davalı şirket tarafından davalının faaliyet alanı olan sigortacılık alanında kullanılmakta olduğunun tespit edildiği, dosyada mevcut delil durumuna göre davalının e-mail yazışmalarında alan adını 100.000 USD karşılığı devrinin talep etmesinin tek başına kötüniyet olarak kabulünün yerinde olmadığı kanaatine varıldığı, bu durumda ilan tarihi olan 10.08.2001’den dava tarihi olan 31.12.2015’e kadar geçen süre dikkate alındığında sessiz kalma nedeni ile hak kaybının oluştuğunun kabulü ve davacının ticaret unvanının terkinine ilişkin isteminin reddi gerektiği, ancak diğer istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, yeniden hüküm tesisine, davanın kısmen kabulüne, davalı şirketin davacının tescilli ERDEMİR markalarına tecavüz ve haksız rekabetin durdurulmasına, davalının www.erdemir.com alan adını kullanmasının yasaklanmasına ve umumun erişimine sunulmasının engellenmesine, alan adının devri talebinin reddine, davalının ERDEMİR ibaresini öne çıkararak internet sitelerinde ya a başka mecralarda markasal olarak kullanımının önlenmesine, davalı şirketin ticaret unvanının terkini talebinin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabülü ile 10.000.- TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebi ile itibar tazminat talebinin reddine, hükmün karar kesinleştiğinde masrafı davalıdan alınarak günlük gazetelerden biri ile ilanına karar verilmiştir.

Karar, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK’nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK’nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına ve özellikle 556 Sayılı KHK’ya uygun bir karar verilmesine ve davacının tanınmış marka olmasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.


2003 yılından itibaren Barolar Birliği’ne bağlı olarak çalışan Avukat Emre Kurt, kariyerine ticaret hukuku alanında başlamış Londra Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Ticaret Hukuku ve Marka, Patent, Faydalı Model, Telif Hakları yan genel adıyla Fikri Mülkiyet Hukuku alanında uzmanlaşmıştır. Londra Üniversitesi’ndeki ihtisasın ardından Av. Emre KURT özellikle marka, patent ve haksız rekabet hakları konusunda yoğun olarak çalışmaktadır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

Yorum Yaz