Tem 28, 2023
88 Görüntüleme

42 Alan Adını Tercih Etmenin Makul Nedeni

Yazan
banner

Şikayet Edilen, bu bağlamda ihtilaflı alan adını neden seçtiğini yeterince açıklamayıp, ihtilaflı alan adıyla ilgili herhangi bir kullanım hakkının ya da meşru menfaatinin mevcut olduğunu yeterince ortaya koymamıştır.


İDARİ HAKEM KARARI
42 v. Davut Uzun, DAVUT UZUN
Dava No. D2023-2065

Politika’daki gereklerin yerine getirilmesi için Şikayet Eden, Şikayet Edilen’in ihtilaflı alan adı konusunda herhangi bir hakkının ya da meşru menfaatinin bulunmadığını ispatlamak zorundadır. Ancak, menfi bir durumu ispatlamak, Şikayet Eden için genelde imkansız veya en azından zor olduğundan, Şikayet Eden’in, Şikayet Edilen’in ihtilaflı alan adı üzerinde herhangi bir hak veya meşru menfaate sahip olmadığını ilk bakışta (prima facie) gösteren durumu ileri sürmesi halinde, ispat yükümlülüğünün Şikayet Edilen’e geçtiği kabul edilmektedir, Croatia Airlines d.d. v. Modern Empire Internet Ltd., WIPO Dava No. D2003-0455.
İspat yükü kurallarını dikkate alarak, İdari Hakem, Şikayet Edilen’in ihtilaflı alan adı üzerinde bir hak veya meşru menfaatinin bulunmadığının, Şikayet Eden tarafından yeterince ispatlandığı kanaatine varmıştır.
Özellikle, İdari Hakem, Şikayet Eden’in, Şikayet Edilen’e 42 markasının kullanılması ile ilgili herhangi bir hak veya lisans vermemiş olduğunu yeterince ispatladığı düşüncesindedir.
Üstelik, İdari Hakem, Şikayet Eden’in 42 markasıyla aynı olan ihtilaflı alan adının yüksek bir zımni bağlılık riski taşıdığını tespit etmiştir (WIPO Overview 3.0, bölüm 2.5.1).

Üstelik, İstanbul’da Şikayet Eden tarafından kurulmuş olan kampüs dikkate alındığında, İdari Hakem iltibas tehlikesinin ve zımni bağlılığın ihtilaflı alan adındaki “.istanbul” uzantısıyla daha da arttırıldığını düsünmektedir. Şikayet Edilen, bu bağlamda ihtilaflı alan adını neden seçtiğini yeterince açıklamayıp, ihtilaflı alan adıyla ilgili herhangi bir kullanım hakkının ya da
meşru menfaatinin mevcut olduğunu yeterince ortaya koymamıştır.

Özellikle, İdari Hakem, Şikayet Edilen’in sunmuş olduğu Cevap dilekçesinde, ihtilaflı alan adını 2 ve 5 yıl içerisinde bir inşaat projesi için kullanmayı planladığını belirtmesine rağmen, bu hususları kanıtlayan herhangi bir delil sunmadığını tespit etmiştir.
Politika’nın 4(c)(i) maddesi uyarınca, Şikayet Edilen’in, ihtilaflı alan adı üzerindeki hak veya meşru menfaatini ortaya koyabilmesi için, yaptığı kullanımı veya kullanım hazırlığını kanıtlaması gerekmektedir. Buna karşın, ihtilaflı alan adının üçüncü bir tarafa ait ve 42 ibaresi ile ilgisiz bir inşaat websitesine yönlendirme yaptığı tespit edilmiştir. Böyle bir kullanım, ihtilaflı alan adının iyi niyetli kullanımı kapsamında değerlendirilemez.
Ayrıca, İdari Hakem, dosya içeriğine ve özellikle Şikayet Edilen’in beyanlarındaki delil eksikliğine dayanarak, ihtilaflı alan adının Şikayet Edilen tarafından bilinen hale getirilen bir isme ilişkin olmadığını da dikkate alarak; Şikayet Edilen’in, ihtilaflı alan adını mal ve hizmetlerin iyi niyetli (bona fide) sunumunda kullanıyor olduğunun kabul edilemeyeceği kararına varmıştır.
Üstelik, ihtilaflı alan adının Şikayet Eden tarafından tescil edilmemiş olması, Şikayet Edilen lehine ihtilaflı alan adına ilişkin kullanım ya da rüçhan hakkı yaratmaz.
Sonuçta, İdari Hakem, Politika’nın madde 4(a)(ii)’de belirtilen şartların yerine getirilmiş olduğu sonucuna varıp, Politika’nın ikinci şartı anlamında, Şikayet Eden’in lehine karar vermiştir.C. Kötü Niyetli Tescil ve Kullanım
İdari Hakem, ihtilaflı alan adının tescili ve kullanımı sırasında, Şikayet Edilen’in zihninde, Şikayet Eden’in 42 markasının olduğu kanısına varmıştır.
Öncelikle, İdari Hakem, Şikayet Edilen’in, ihtilaflı alan adını tescil ettirdiğinde, 42 markasının varlığından haberdar olup, ihtilaflı alan adını kötü niyetli tescil ettirdiği kanaatindedir.
İdari Hakem’in görüşüne göre, Şikayet Edilen, Şikayet Eden’in dünya çapındaki kampüslerini isimlendirme uygulaması tipik olarak ihtilaflı alan adının düzenlemesiyle eşleşen 42 artı şehir adı modelini açıkca takip edip, hedef almaktadır. Şikayet Edilen’in bunun bilincinde, hatta Şikayet Eden’in İstanbul kampüsünün öğrencisi olduğunu dikkate alarak, ihtilaflı alan adını tescil ettirmiş olduğu, Şikayet Eden tarafından yeterince ispatlanmıştır.
Böylece, Şikayet Edilen’in, Şikayet Eden’in İstanbul’da kurmuş olduğu kampüsün öğrencisi olduğu ve ihtilaflı alan adının yapısı dikkate alındığında, İdari Hakem, ihtilaflı alan adının, Şikayet Eden’in 42 markasıyla olan iltibas tehlikesinden yararlanarak İnternet kullanıcılarını üçüncü taraf bir websitesine çekmek için tescil edildiği ve kullanıldığı kanaatine varmıştır. Sonuçta, İdari Hakem ihtilaflı alan adının iyi niyetli tescil ve kullanımının söz konusu olmadığı kanaatine varmıştır.
Bu bağlamda, Şikayet Edilen’in İstanbul kampüsü öğrencisi olduğu bilgisinin mevcut idari işlem sürecinde Şikayet Eden tarafından paylaşılmış olmasının neden veri koruma kurallarına aykırı olduğu iddiası Şikayet Edilen tarafından yeterince gerekçe ile açıklanmamıştır. Aksine, İdari Hakem böyle bir argümanın tamamen yanlış ve konu dışı olduğu kanaatindedir.
Ayrıca, Şikayet Edilen’nın ihtilaflı alan adını önümüzdeki 2 ve 5 yıl arasında bir inşaat projesi için kullanmak istediği yönündeki iddiası (başka bir kanıt veya delil olmaksızın), İdari Hakem tarafından asılsız bir iddia olarak değerlendirilmiştir.
Dosyaya sunulan tüm diğer iddia ve deliller ışığında, İdari Hakem, Şikayet Edilen’in ihtilaflı alan adını, tescil esnasında kendisi tarafından bilinen Şikayet Eden’in itibarından faydalanarak ve haksız kazanç elde etmek maksadıyla tescil ettirdiği ve kullandığı kanaatine varmıştır.
Böylece, İdari Hakem, Politika’nın 4(a) maddesindeki üçüncü şartı anlamında da, Şikayet Eden’in lehine karar vermiştir.


WIPO Alan Adı Tahkiminde Kötü Niyetin İspatı Şartı: INTURSA Kararı

İstanbulairport Alan Adı, Kötü Niyetin İspatlanamaması, Önceden Beri Kullanım

WIPO Alan Adı Tahkimine Karşı Davada Hukuki Dayanak Ne Olabilir?


2003 yılından itibaren Barolar Birliği’ne bağlı olarak çalışan Avukat Emre Kurt, kariyerine ticaret hukuku alanında başlamış Londra Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde Ticaret Hukuku ve Marka, Patent, Faydalı Model, Telif Hakları yan genel adıyla Fikri Mülkiyet Hukuku alanında uzmanlaşmıştır. Londra Üniversitesi’ndeki ihtisasın ardından Av. Emre KURT özellikle marka, patent ve haksız rekabet hakları konusunda yoğun olarak çalışmaktadır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

Yorum Yaz